TAVLAMAK ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

Tavlamak Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Facebooktan kız tavlamak.
Mädchen über Facebook anschreibenWie.
Ve bunu beni tavlamak için söyledi!
Und damit wollte er auch noch bei mir landen!
Diyelim ki şu saat sekiz yönündeki buz gibi sarışını tavlamak istiyorum.
Sagen wir, ich möchte die eiskalte Blonde auf 8 Uhr anbaggern.
Siz ikiniz onları tavlamak istiyorsunuz.
Ihr wollt sie aufreißen.
Onu tavlamak için benden tavsiye mi istiyorsun?
Bittest du mich um Rat, wie du sie abbekommst?
Müzik çalıp kız tavlamak ister o.
Er will Musik machen und Mädels abschleppen.
Kız tavlamak tarzım değildir özellikle de bugün.
Mädchen aufzugabeln ist nicht mein Stil, speziell heute nicht.
Siz ikiniz onları tavlamak istiyorsunuz.
Und ihr zwei, ihr wollt sie aufreißen.
Bir kişiyi tavlamak bile yeteri kadar zor.
Es ist schwer genug, eine Person aufzureißen, geschweige denn eine Gruppe.
Bu sadece yatmakla ilgili olsaydı erkekleri tavlamak çok daha kolay olurdu.
Wenn es nur darum ging Sex zu haben, wäre es viel einfacher, einen Mann aufzureissen.
Bu şehirdeki bekar erkeklerin çoğu kadınları tavlamak için… içinde bir sürü aygıt ve tertibat bulunan… evlere ilgi gösteriyorlar sadece.
Das je ein Mann zur Verführung einer Frau erfand. Die meisten Junggesellen in dieser Stadt haben Wohnungen, die mit allem Erdenklichen ausgestattet sind.
Tavla oynamak ister misin?
Möchtest du Backgammon spielen?
Zarla oynanan oyunlar,örneğin tavla gibi,'' rassal'' dır.
Spiele mit Würfeln,z.B. Backgammon, sind indeterministisch.
Ashayı tavlamaya çalışıyorsun.
Du versuchst Asha abzuschleppen.
Biz Carliyle Rachelı tavladığımızda böyle gülüyor olmayacaksın.
Du wirst nicht mehr lachen, wenn wir Carli und Rachel abschleppen.
Anneni nasıl tavladığımı sanıyorsun, haa? Evet?
Ja. Was glaubst du, wie ich deine Mutter erobert habe?
Tavla oynar mısın?
Ich spiele Backgammon.
Senin kız arkadaşını tavlamaya çalışmıyordum. Belki kullanmalısın.
Vielleicht solltest du das. Ich habe nicht versucht, deine Freundin anzumachen.
Tavla olabilir, kriket olabilir, dama olabilir.
Es könnte Backgammon sein, Krocket.
Anneni nasıl tavladım sanıyorsun ha?- Evet?
Ja. Was glaubst du, wie ich deine Mutter erobert habe?
Tavla, dart, küçükler beyzbol takımı yardımcı koçluğu.
Assistent beim PeeWee Baseball-Team? Vögel-Beobachten, Backgammon, Dart.
Seni tavlamaya çalıştı mı?
Hat er versucht, dich anzumachen?
Böyle bir kızı tavlamayı nasıl başardın?
Wie hast du es geschafft, so ein Mädchen aufzureißen?
Beni tavlamaya çalışıyorsun, değil mi?
Sie versuchen mich anzumachen, oder?
Çok üzgünüm. Seni tavlamaya çalıştığımı mı düşündün?
Tut mir leid. Du dachtest, ich will dich abschleppen?
Tavla oynamaya, sohbet etmeye başladılar.
Sie spielen Backgammon.
Tavla işe yaramıyor.
Backgammon, das funktioniert nicht.
O tavla oynayan adi herif.
Dieser Backgammon spielende Arsch.
Şu tavla oynayan piç.
Dieser Backgammon spielende Arsch.
Çözüm tavlama 19250F en azından yapılmalıdır.
Glühen von Lösung sollte mindestens 19250F erfolgen.
Sonuçlar: 30, Zaman: 0.0286

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca