Tomarı Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Rut Tomarı.
Bir yüzlük tomarı.
Ruth tomarı.
Tomarı ne diye istiyorsun?
Ruth tomarı.
Tomarı buldun mu? Evet, Norda?
Esther tomarı.
Tanrı bana bir işaret yolladı, bu tomarı.
Esther tomarı.
Bay Tomarı çok acil bir konu için görebilir miyim?
Kahlan, tomarı aldı!
Böylece ağzımı açtım, yemem için tomarı bana verdi.
Norda. Tomarı buldun mu?
Böylece ağzımı açtım,yemem için tomarı bana verdi.
Bu tomarı ye, dedi Tanrı, ve git, İsrail halkına konuş.
Eğer istediğimi yaparsan, sana tomarı kendi ellerimle vereceğim.
Te Tomarı alacak ve 14 gününe kadar Coimbrada kalacağız.
Vahiy 5:7-10 Kuzu gidip tahtın üzerinde oturanın sağ elinden tomarı aldı.
O yüzden tomarı hemen vermelisiniz ki bunu engelleyeyim.
Ama ne gökte, ne yeryüzünde, ne de yer altında tomarı açıp içine bakabilecek kimse yoktu.
Sizi ve o tomarı… Izmer İmparatoriçesine götürmem gerekiyor.
Gökten işittiğim ses benimle yine konuşmaya başladı: ‹‹Git,denizle karanın üzerinde duran meleğin elindeki açık tomarı al›› dedi!
Gerekiyor. Sizi ve o tomarı… Izmer İmparatoriçesine götürmem.
Duruşma tarihinin çok yakın olup, müvekkili suçlu olan bir avukatın hiç bir şey kazanamayacağını,anladığında etrafa tuvalet kağıdı tomarı atmaya… başlaması kısmını kasdediyorum.
Bay Tomarın, zümrütü bizim için kasadan çıkartmasını sağlamalıyız.
Bahsettiği tomarı vermeye ikna et ve alıp bana getir.
Dikkatli, Tomar, veya gelecek güç çalacak.
Tomar ona güç veriyor!
Tomar, bu onuru bahşeder misin?
Tomar, planda değişiklik oldu.