Winstone Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Winstone seni seviyor.
Tamam, Bay Winstone.
Winstone hareket halinde.
Hadi ama Winstone.
Winstone nerede? Bekleyin?
Yapımcı: Ray Winstone.
Winstone onu almak için gelmiş.
İyi geceler Bay Winstone.
Michael Winstone, 18 yaşında.
Yapımcı: Ray Winstone.
Becca Winstone dibe batıyor.
Rica ederim, Bay Winstone.
Bay Winstone size doğruyu söylemiş.
Karşılığında Winstone ne aldı?
Winstone anlaşma sonucunda ne aldı?
Bay Zedeck, Winstone burada değil.
Siz bir Tobin değilsiniz Bay Winstone.
Michael Winstone trende değilmiş.
Çünkü ben boşboğazımdır Bay Winstone.
Leonard Winstone kefaletini ödemiş.
Ailemi kaybediyorum bay Winstone, yuvamı.
Paul Winstone kaçakçılıktan tutuklandı.
Dün geceyi Barbara ve Winstone ile geçirdim.
Winstone Tobinlerin aleyhine dönmeye razı oldu.
Siz ikiniz Winstone ile konuştunuz.
Ben size iyilik yapmaya çalışıyorum Bay Winstone.
Bay Winstone, burada Diane Sawyerdan bahsediyoruz.
Yani Tobinlerin vekilliğini yapan avukat Leonard Winstone değil.
Michael Winstone oradaki elçiliği aramış.
Winstone ile olan anlaşmayı iptal etmenizi istiyorum.