Yersen Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Bir fil kadar yersen?
Çok fazla yersen, şişmanlarsın.
Ama canlı olarak yersen.
Fazla tuz yersen eğer.
Bunu yersen daha çabuk kurtulursun.
Onun beynini yersen sen de.
Yersen kendini daha iyi hissedersin.
Ve hepimizin bildiği üzere, ne yersen o sundur.
Sen midyeleri yersen ben de şarkı söylerim.
Eğer bir günde 150-300 yersen, budur.
Bir kek daha yersen, senin de gögüslerin olacak.
Sen kendin şekersin zaten: Bizded şeker yersen!
Eğer bu bitkiyi yersen ölürsün.
Balık yersen, nazik ve uzun sevgi vaat eder.
Yalnızca ortasını yersen güzel olmuş, baba.
Eğer Light limonata içersen vebunun yanında çikolata yersen.
İlk yıldönümünde yersen şans getirir derler.
Çok fena hasta olabilirsin. Eğer yeni midenin kaldıramayacağı kadar çok şey yersen.
Çikolatalı pasta, çok yersen olursun hasta.
Bu diyet hapı yersen, tarafından günlük 295 kalori kalori tüketiminizi kesinlikle azalacaktır.
Eğer yıldönümünde bunu yersen… sana şans getirir.
Başka yılanlar yersen, rakiplerin senden korkacak.
Demek istediğim, artık sadece tavuk veya biftek yersen daha iyi olur.
Elbette benim gibi bolca yersen vücudun direnç geliştiriyor.
Ayrıca daha az sigara içip, daha çok yersen orada iskelet gibi oturmazsın.
Sebzeler ne kadar çok yersen, kırmızı et tabağına o kadar az koyarsın.
Eğer her gün buharda pişirilmiş… brokoli yersen ölmeyeceğine mi inanıyorsun?
Dinle beni, eğer çiçekten yersen, bir daha asla buradan ayrılmak istemeyeceksin!
Pekâlâ Gene, bu küfü yersen sana bir beşlik veririm.
Terry! Terry, çok fazla Taco Bell yersen neler olduğunu biliyorsun.