Zerresi Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Kişiliğin zerresi yok.
Her zerresi sağlığa zarardır.
O heriflerde şerefin zerresi yok.
Vicdanın zerresi yoktu onda.
Burada kötü şans zerresi yok!
Havanın her zerresine ihtiyaç duyacağız.
Şüphesiz ki, burada gerçeğin zerresi yoktur.
Sende güvenin zerresini görmüyorum!
Bu çiftliği devraldığımda, bu cemaatte Hristiyanlığın zerresi yoktu.
Bizim ahlarımız zerresi etmez.
Her parçası, her zerresi ölmek istiyordu. Ya da Sami geri getirmek.
İçinde şiir taşımayan tek zerresi yoktur hayatın.”.
Şifacının Işık Zerresi yeteneğinin oluşturma süresi, 3,5 saniyeye indirildi, verdiği zarar% 25 artırıldı.
İçindeki kötülüğün her zerresini bu otelin inşaatına kattı.
Bana bir yıldız olduğumu… seninse takım yıldızımda küçük bir toz zerresi olduğunu söylemiştin.
Vücudumun her zerresi seni arzuluyor.
Yolumuz uzun, yiyecek ve suyun her zerresi bize lazım.
Gücünün son zerresini tükettiğine eminim.
Benim işim mümkün olduğunca çok para almalarını sağlamak için… vücutlarının her zerresini eğitmek ama… bunun yol açabileceği olumsuz etkileri gördüm.
Sevgilim bedenimin her zerresi senin güneşine aşıktır.
Ağır zerreler düşecekve en ağırları kalacak.
Bu zerreler o kadar küçük ki normalde onları görebilmek mümkün değil.
Zerreler raks etmede.
Sepet iki dolar iki zerreye Henryye gidecek gibi görünüyor.
Bu zerreler kırağılaşmamış. Kum. Ee.
Zerrelerine, yani yarattıklarına nisbetledir.
Her zerrelerinde Rabbin ayarı.
Dünyadaki her bir sevgi zerreciğini hak eden bu pitbull.
Kimse zerrece haksızlığa.
Boya yüzeyine yapışan bu zerrecikler basınçlı su ile asla temizlenemez.