IÇECEKLER ne Demek Ingilizce - Ingilizce Çeviri

• drinks
• beverages
• refreshments
• smoothies
• sodas
• drink
• drinking
• beverage

Içecekler Turkce kullanımına örnekler ve bunların Ingilizce çevirileri

Doğal içecekler üretiyoruz.
We make natural sodas.

Humus sarmaları. Organik içecekler.
Organic smoothies. Hummus wraps.

Içecekler servis edebilir misin?
Can you serve drinks?

İçerde içecekler var.
I have some refreshments inside.

Peki içecekler hakkında ne dersin?
What about… drinking?

Hadi oğ… Ayrıca içecekler nerede?
Come on, s… And where the drinks at,?

Doğal içecekler üretiyoruz. Evet.
Yes. We make natural sodas.

Tamam buraya gel tatlım, içecekler.
Well, come on, honey, refreshments.

Evet. Doğal içecekler üretiyoruz.
Yes. We make natural sodas.

Gördüğüm kadarıyla sizde soğuk içecekler var.
I see you got some cold beverages here.

Organik içecekler. Humus sarmaları.
Organic smoothies. Hummus wraps.

Hepiniz! Çadırda yiyecek ve içecekler var.
There is food and drink inside the tent. All of you.

Jeff, bana içecekler için yardım et.
Jeff, help me with some refreshments.

Güney Pasifikte çok çeşitli içecekler vardır.
The south pacific has a number of different refreshments.

Burada içecekler var… Dinle Drew.
There's drinks in this here, uh… And listen, Drew.

Sampson, dünyadaki tüm içecekler bunu yapamadı.
Sampson, all the drinks in the world couldn't do that.

Alkollü içecekler Bombay Safiri popüler bir cin markasıdır.
Alcoholic beverages Bombay Sapphire is a popular brand of gin.

Çadırda yiyecek ve içecekler var. Hepiniz!
There is food and drink inside the tent. All of you!

Bazı içecekler için Ralen ile. Ben Kara Delike gitmek üzereyim.
I'm about to go to the Black Hole with Ralen for some drinks.

Sodyumsuz simitler, elma dilimleri, organik içecekler.
Sodium-free pretzels, apple slices, organic smoothies.

Organik içecekler. Her şey sağlıklı. Sodyumsuz simitler, elma dilimleri.
Organic smoothies. Sodium-free pretzels, apple slices.

Onlarda kendileri için daha nice yararlar ve içecekler vardır.
Other uses also they have in them, and beverages.

Yemek için yeşil, içecekler için turuncu ahlaksız düşünceler içinse kırmızı.
Green for food, orange for beverages, red for impure thoughts.

Savcı Lee: 50 milyon won Dedektif Han: Yemek ve içecekler.
Prosecutor Lee: 50 million won Detective Han: course meal and drinks.

En fazla düşüşü gıda, içecekler ve tarım ürünleri gördü.
Food, beverages and agricultural products saw the most significant reductions.

Teşekkür ederim. Eğer isterseniz, içeride abur cubur ve içecekler var.
Thank you. inside if you want'em. We have got snacks and drinks.

Alkollü içecekler ve uyuşturucu için arama emri çıkarmak kolay olur.
It would be easy to issue a search warrant for alcoholic beverages and drugs.

Tamam, süsleme ve hediyeler gerekli, ayrıca davetliler ve içecekler.
And guests and refreshments. All right, we need, uh, decorations and gifts.

Taylanda özgü diğer alkollü içecekler arasında Mekhong viskisi, ve Sang Som sayılabilir.
Other alcoholic beverages from Thailand include Mekhong whisky and Sang Som.

New York, Teksas ve San Franciscodaki okullarda… şekerli hafif içecekler yasaklandı.
Sugary soft drinks. Schools in New York, Texas and San Francisco have banned.