SOĞUTMAK ne Demek Ingilizce - Ingilizce Çeviri

• cooling
• cold
• to alienate
• chill

Soğutmak Turkce kullanımına örnekler ve bunların Ingilizce çevirileri

Bu adam soğutmak nedir bilmez.
This guy wouldn't know cool.

Ben şarabı daha çok soğutmak istiyorum.
I want to chill the wine more.

Soğutmak'' buradaki etkili kelime.
Chill" being the operative word here.

Ayrıca, adamı soğutmak istemiyorum.
Besides, I don't want to alienate the guy.

Sonra da bir kaşığa koyup soğutmak.
And put it on a spoon and chill it.

Soğutmak için atları 30 dakika yürüyün.
You will walk your horses for a 30 minutes cool off.

Bunlar ateşli hastaları soğutmak için buz kütleleri.
These are blocks of ice for cooling patients with fever.

Ama onu soğutmak ona yürümek için en iyi şansı verir.
But cooling her gives her the best chance at walking again.

Doritos yanığı ile tüketmek,'' yanığı soğutmak'' demekdir.
It is meant to be consumed with Doritos burn, to"cool the burn.

Tek yaptığın onları soğutmak ve bu sırada beni baltalamak oldu.
All you did was alienate them and undermine me in the process.

Vücudu donma noktasına kadar soğutmak lazım.
To do that you would need to cool the body to just above freezing.

Soğutmak'' buradaki etkili kelime… sadece biraz sıcak, büyütecek ne var?
Chill" being the operative word here… It's a little warmer, what's the big deal?

Ki bu da yeni üretilmiş metalik sodyum panelleri soğutmak istersen tam da ihtiyacın olan şey.
Which is exactly what you would need if you're cooling newly manufactured metallic sodium panels.

İçindeki ateşi söndürüp aydınlandığını düşünüyorsun ama bütün yaptığın kendini soğutmak olmuş.
Think you have smothered your inner fire and found enlightenment but you have just made yourself cold.

Kısacası, bütün metali ısıtıp soğutmak yerine, sadece havayı ısıtıp soğutuyorsunuz.
So, now you're not alternately heating and cooling the metal, you're just alternately heating and cooling the air.

İçindeki ateşi söndürüp aydınlandığını ama bütün yaptığın kendini soğutmak olmuş. düşünüyorsun.
Think you have smothered your inner fire and found enlightenment but you have just made yourself cold.

Belki böylece Bermanın ortağı, Şehir Morgunda aletini soğutmak yerine, hala onun karısını kovalıyor olurdu.
Maybe Berman's partner would still be chasing his wife instead of cooling his dick at the County Morgue.

İçindeki ateşi söndürüp aydınlandığını düşünüyorsun ama bütün yaptığın kendini soğutmak olmuş.
Think you have smothered your inner fire and found enlightenment But all you have done is make yourself cold.

Biçimleri, su altında patlayan lavın onu soğutmak isteyen soğuk suya bir tepkisi.
And the shape is a reaction of the lava as it erupts underwater against the cool water that wants to cool it down.

Ama eğer Violanın beni sevmesi sizi rahatsız ediyorsa, bunu çözebilirim, hayvanları soğutmak mümkündür.
But if you're offended that Viola likes me, well l can solve that out. It is possible to alienate an animal.

Yangını söndürdükten sonra, zemin o kadar sıcaktı ki soğutmak için baya su atmam gerekiyordu yoksa petrol tekrar yanıyordu.
After putting out the fire the ground was so hot, I had to throw a lot of water for cooling, if not, the temperature was so high that oil burn again.

Düzgün bir emir komuta zinciri kurmak istemenizi anlıyorum, ama Doktor Weirı denklemden çıkarırsanız tek yaptığınız güvenini ve saygısını kazandığı insanları kendinizden soğutmak olur. Bunlar da üsteki herkes, ben de dâhil.
I understand you need to establish a clear chain of command, but if you cut Dr. Weir out of the loop, you will only alienate the people whose trust and respect she's earned, which is everyone on the base, including me.

Bu gözenekli toprak kaplar yüzyıllar boyunca su saklamak ve soğutmak için kullanılmış ve halk arasında hala nispeten yaygın.
A botijo is a porous clay container used to keep and to cool water; they have been in use for centuries, and are still relatively widespread.

Çikolatayı belirli sıcaklıklarda 86-90 ° F( 30-32 ° C), belirli süreler boyunca ısıtmak ve daha sonra çikolatayı soğutmak ve alternatif parçalarda çalışmak, temperleme olarak adlandırılır.
Heating the chocolate at certain temperatures, around 86-90 °F(30-32 °C), for specific periods of time and then cooling the chocolate and working with, in alternating segments is referred to as tempering.

Bu yüzden, birisi çok zekice bir fikirle geldi: tüm silindiri ve metali ısıtıp- soğutmak yerine, içeride havayı ileri geri hareket ettiren ufak bir ayraç yerleştirmek.
So someone came up with a very clever idea. Instead of heating and cooling the whole cylinder, what about if you put a displacer inside-- a little thing that shuttles the air back and forth.

Çikolatayı sıcak tutacak makineler var, ancak birçok çikolatacı çikolataları soğutmak ve onunla çalışmak için mermer levhalar ve el aletleri kullanıyor.
There are machines that can temper chocolate for you, but many chocolatiers use marble slabs and hand-tools to cool the chocolate and work with it.

Okyanus suyunun soğutucu özelliği ekipmanın ısısını düzenliyor.
The ocean water's cooling properties regulate the equipment's temperature.

Hızlı soğutma teknolojisi var.
It has speed chill technology.

Önce atmosferi soğuttular, sonra da ısıttılar.
First cooling, then heating the atmosphere.

Otomatik soğutmalı, su geçirmez.
Auto cooling, watertight.