TAREK ne Demek Ingilizce - Ingilizce Çeviri

• tarek

Tarek Turkce kullanımına örnekler ve bunların Ingilizce çevirileri

Tarek kim?
Who's Tarek?

Liderleri Tarek Ahmadi.
The leader is Tarek Ahmadi.

Tarek burada mı?
Is Tarek here?

Merhaba. Merhaba. Tarek evde mi?
Is Tarek home? Hello. Hi?

Tarek radyoda.
Tarek's on the radio.

Böyle mutlu musun Tarek? Git?
Go away. Tarek, are you happy like that?

Merhaba… Tarek evde mi? Merhaba.
Is Tarek home? Hello. Hi.

Connecticutta yaşıyorum. Tarek burada mı?
Is Tarek here? I-- I live in Connecticut?

Tarek evde mi? Merhaba. Merhaba.
Is Tarek home? Hello. Hi.

Merhaba beyefendi! Tarek, ya ölmüşse?
Hello, sir! Tarek, what if he's dead?

Tarek? Tarek de kim?
Who's Tarek? Tarek?.

Eman, abartma! Tarek bir şey kastetmedi!
Eman, it's not a big deal! Tarek didn't mean anything!

Tarek, söylesene. Beyler, sakin olalım.
Tarek, tell them. Guys, let's calm down.

Çoğu, avukatları kabul etmez bile. Tarek şanslı.
Tarek's lucky. Most of them don't even have lawyers.

Adım Tarek, İstihbarat Örgütünden.
My name is Tarek, from Central Intelligence.

Partiye neden giremeyeceğini şimdi anladın mı Bay Tarek?
Do you understand now, Mr. Tarek, why you can't get into the party?

Tarek, söylesene. Beyler, sakin olalım.
Guys, let's calm down. Tarek, tell them.

Bir reklam ajansında yöneticiyim. Ben… Benim adım Tarek Najjar.
And I'm the manager of an advertising agency. I… My name is Tarek Najjar.

Bay Tarek, elini çeker misin lütfen?
Mr. Tarek, will you please get your hand off me?

Sana bugün yeni… masamı almaya gideceğimizi söylediğimi hatırlıyor musun? Tarek.
Remember I told you Tarek. we have to pick up my new table today?

Tarek. Çekilen minibüs, bisiklet, dolar.
Tarek, Tarek. The impounded van, the bicycle, the dollar.

Ve çantanın Abbasa ait olduğunu. Tarek ile akraba olduğunuzu söylemiştiniz.
And the bag belongs to Abbas. You said earlier that you were related to Tarek.

Tarek. Çekilen minibüs, bisiklet, dolar.
The impounded van, the bicycle, the dollar. Tarek, Tarek.

Gidelim Tarek. Bizi hırsız veya dolandırıcı sandı.
He thinks we're thieves or con artists. Let's go, Tarek.

Tarek şanslı. Çoğu, avukatları kabul etmez bile.
Tarek's lucky. Most of them don't even have lawyers.

Ben Tarek Fahd, Lütfen sinyal sesinden sonra mesaj bırakınız.
This is Tarek Fahd, messages after the beep.

Tarek, New Yorka müziğini icra etmek için gelmeyi istemişti. Hayır.
No. Tarek wanted to come to New York to play music.

Tarek bana davul dersleri veriyor, ben de pratik yapıyordum. Evet.
Yes. Tarek's been giving me drum lessons, and I was just practicing.

Tarek, doğum günüm için…'' Operadaki Hayalet'' in CDsini göndermişti.
Tarek sent me the CD for The Phantom of the Opera for my birthday.

Ben Tarek Solamon. Üniversitede matematik profesörüyüm.
I am Tarek Solamon. I am a professor of mathematics at the university.