Tutuklama raporu Turkce kullanımına örnekler ve bunların Ingilizce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Tutuklama raporu.
Arrest report.John Y. hakkındaki tutuklama raporu.
Arrest report: John Dee.Tutuklama raporu nerede?
Adrian Maro için tutuklama raporu hazırlanmış.
They filed an arrest report for Adrian maro.Tutuklama raporu elinde mi?
Do you have the arrest report?Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
seni tutukluyorumtutuklamak zorunda
tutukla beni
beni tutuklamaktutuklama emrini
tutuklama kararı
vatandaş tutuklamasıtutuklama raporu
tutuklama memuru
tutukladığınız adam
Daha
Zarflarla kullanım
Fiillerle kullanım
William Hightowerın tutuklama raporuna bakabilir miyim?
Can you hand me William Hightower's arrest report?Bu tutuklama raporunu kim göndermiş?
Who sent that arrest report?Bradburyde Martin Elias için bulduğun tutuklama raporu.
That arrest report you found at the Bradbury for Martin Elias.Tutuklama raporu biraz kısa.
The arrest report's a little lacking.Rutin bir olayda tutuklama raporu mühürlenmez.
No reason to seal an arrest report for Tutuklama raporu fiyaskoydu. Ve?
And? The arrest report was a bust?Bradburyde Martin Elias için bulduğun tutuklama raporu var ya. Komiser Yardımcısı Snyder.
Sergeant Snyder. That arrest report you found at the Bradbury for Martin Elias.Ve? Tutuklama raporu fiyaskoydu?
The arrest report was a bust. And?Söz konusu başka biri olsaydı,hücreler şimdi dolmuştu ve ben de kabarık bir listeye tutuklama raporu yazmakla meşguldüm.
If it had been anybody else, the jail cells would be full,and I would be busy writing the great American arrest report.Tutuklama raporu fiyaskoydu. Ve?
The arrest report was a bust. And?Eğer beni kapattırmak istiyorduysan… cezai işlem yapılabilecek olan; tutuklama raporu, videokaset… ve kötü davranışımın tanıklarının bulunduğu Wisconsinde tutmalıydın.
If you wanted to have me committed… you should have kept me in Wisconsin, where the arrest report, Ve? Tutuklama raporu fiyaskoydu.
And…― The arrest report was a bust.Eğer beni kapattırmak istiyorduysan… cezai işlem yapılabilecek olan; tutuklama raporu, videokaset… ve kötü davranışımın tanıklarının bulunduğu Wisconsinde tutmalıydın.
You should have kept me in Wisconsin, where the arrest report, Tutuklama raporunuzu okuduktan sonra.
After I read your arrest report.Kimbleın tutuklama raporu var mı sende?
Do you have Kimble's arrest report?Tutuklama raporu yok. Tutuklama kaydı yok.
There's no arrest report, no booking record.Evet. Tutuklama raporu dolduruyorum.
Yes. I'm filling out an arrest report.Tutuklama raporuna bakıldığında Amanda Young 49 kilo.
Amanda Young's arrest report has her at 107.Evet. Tutuklama raporu dolduruyorum.
I'm filling out an arrest report.- Yes.Tutuklama raporu, Amanda Youngın 48 kilo olduğunu söylüyor.
Amanda Young's arrest report has her at 107.Peki tutuklama raporu elinize nasıl geçti?
And how did you get your hands on the arrest report?Tutuklama raporu da kağıt öğütücüyü boyladı, değil mi?
The arrest report falls into Irisanın tutuklama raporunu New Yorka göndermeyi unutmuşum.
It seems I have forgotten to file young Irisa's arrest report with New York.Tutuklama raporu, arama raporu ve uyuşturucu testi.
Arrest report, search Sadece elimizde tutuklama raporu var, taciz ettiği çocuğa ne yapmış bulmamız lazım. ve oradan devam etmeliyiz.
So we just pull his arrest report, find out exactly what he did to that kid he molested and go from there.
