Bir bayan Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bir bayan.
Dışarıda bir bayan var.
Bir bayan geldi.
İçeride bir bayan var.
Bu bir bayan deodorantı.
İnsanlar da tercüme ediyor
Yeşil elbiseli bir bayan gördünüz mü?
Bir bayan ayakkabısı… siyah yüksek topuklu.
Kapıda bir bayan gözüktü.
Bay Bingley, sizi görmek isteyen bir bayan var.
Niye ki, hoş bir bayan beni öptü.
Sonuçta kendini yeni yeni tanıyan genç bir bayan o.
Tam buraya bir bayan kaniş işedi.
Bir bayan bulduk. Muhtemelen kaçırılan kurban Brenda Colletttir.
Senin gibi güzel bir bayan 904 numaraya ne için gelir?
Dinleyin, hiç boşuna endişelenmeyin, sizin gibi hoş bir bayan.
Lui, orada bir bayan seni görmek istiyor.
Ayrıca, penceresinin dışında bir bayan yüzü daha gördüm.
Bay Lyon, bir bayan sizi görmek istiyor.
Evet ama hiçbirinde yalnız başına oturan bekar ve güzel bir bayan yok.
Sizin gibi güzel bir bayan burada yalnız oturuyor olamaz.
Ablam felaket bir şekilde büyüdü,Şimdi çok güzel bir bayan.
Sizin gibi güzel bir bayan tren istasyonunda tek başına ne yapıyor?
Kaç tercih olabilirdi ki bir erkek için ya da bir bayan için birini sevmek.
Genç ve güzel bir bayan önümden geçti ve binadan çıktı.
Bazı erkekler için, bir Bayan asla yeterli değildir….
Çılgın bir bayan, zengin, yemek yapmayı seviyor, düzüşmeyi seviyor.
Pekala neden bu kadar güzel bir bayan bizim sekreterimiz olmayı kabul ediyor?
Her 90 saniyede bir bayan, hamilelik yüzünden yada doğum esnasında ölür.
Dinleyin, Yukarıda bir bayan var- kırmızı saçlı, mavi elbiseli.
Tanıklarıma bir bayan paltosu gösteriyorum, gri renkli… siyah kadife yakalı.