Bir iskelet Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bir iskelet!
Ah evet, bir iskelet.
Bir iskelet!
Yaşayan bir iskelet?
Bir iskelet.
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
Biliyorum. Bir iskelet.
Bir iskelet, efendim.
Bu çok eski bir iskelet.
Bu bir iskelet.
Anneciğim, anneciğim bir iskelet olmuş!
Bugün bir iskelet bulduk.
Üç yatak odası, iki banyo ve bir iskelet.
Bir iskelet öldürülemez.
Hiç kimse bir iskelet istemez.
Bir iskelet, eğer seviyorsanız.
Büyük bir iskelet klozette.
Oğlum, herkesin dolabında bir iskelet vardır.
Burada bir iskelet daha.
Beyim, bu Bad Landsen çıkartılmış paha biçilmez bir iskelet.
Taksinin bagajında bir iskelet var.
Ve bir iskelet olmadığıma göre Avcunu yalarsın.
Litchfielddan ceset torbasında bir iskelet olarak ayrılacaksın.
Özel bir iskelet yapalım, bilirsin, mezarı için.
General Custer vuruldu ve salonunda ölü bir iskelet var.
Sana bir iskelet lâzım ben de gerçek bir kopyasını yapacağım.
Stephanusun çamaşırhanesinin yakınında bir iskelet, hala bir kese altını sıkı sıkı tutmaktadır.
Onu bir iskelet at gibi cehennemin kapılarından içeri sür ve kazan!
Halaf Dönemiyle ilişkilendirilen bir iskelet 40 yaşlarında Akdeniz ırkından bir kadına aittir.
Bir iskelet, Bill Clinton iki şırfıntı palyaço ve normal bir palyaço.
Yukarıda bir iskelet var, bu da onun yapmaya çalıştığı şey.