BIR UZLAŞMA ne Demek Yunan - Yunan Çeviri

Isim
συμβιβασμό
uzlaşma
taviz
bir anlaşma
bir anlaşmaydı
bir uzlaşı
ödün
συναίνεση
rıza
konsensüs
bir konsensüs
onayı
uzlaşma
fikir birliği
izni
konsensus
uzlaşıyı
συμφωνία
senfoni
pazarlık
bir pazarlık
anlaşması
bir anlaşma
sözleşmesi
antlaşması
mutabakatı
uzlaşma
συμβιβασμός
uzlaşma
taviz
bir anlaşma
bir anlaşmaydı
bir uzlaşı
ödün
συμβιβασμού
uzlaşma
taviz
bir anlaşma
bir anlaşmaydı
bir uzlaşı
ödün
μια συμβιβαστική

Bir uzlaşma Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Bir uzlaşma.
Έναν συμβιβασμό.
İyi bir uzlaşma.
Bir uzlaşma yapmak zorundasınız.
Πρέπει να κάνεις συμβιβασμό.
Ne muhteşem bir uzlaşma.
Τι ωραίος διακανονισμός.
Da bir uzlaşma değildir.
Και δεν είναι συμβιβασμός.
Combinations with other parts of speech
Zarflarla kullanım
Tsipras: Dürüst bir uzlaşma istiyoruz.
Τσίπρας: Θέλουμε έντιμη συμφωνία.
Bir Uzlaşma Komisyonu kuruldu.
Δημιουργείται Επιτροπή Διακανονισμών.
Her zaman bir uzlaşma vardır.
Πάvτα υπάρχει μια συμβιβαστική λύση.
Coal Gücü: Bir ihtiyaç ya da bir uzlaşma?
Coal Δύναμη: Μια ανάγκη ή συμβιβασμός;?
Neden bir uzlaşma olsun?
Γιατί να είναι συμβιβασμός?
Mübarekin gitmesini isterken halkta bir uzlaşma vardı.''.
Υπήρχε συναίνεση από το λαό για να παραιτηθεί ο Μουμπάρακ".
Acaba bu bir uzlaşma değil midir?
Δεν είναι συνδιαλλαγή αυτό;?
Ancak, bu uzlaşma tamamen mutlak ve mükemmel bir uzlaşma değil.
Αλλά διάλογος δεν σημαίνει υποχρεωτικά και απόλυτη συμφωνία.
Rod, bir uzlaşma teklif edebilir miyim?
Ροντ, να προτείνω έναν συμβιβασμό;?
Şu hâlde aramızda bir uzlaşma söz konusu değildir.
Δεν είναι θέμα μεταξύ μας συμφωνίας.
Bir uzlaşma ve ortak bir dil bulma zamanı.
Ήρθε η ώρα να βρούμε έναν συμβιβασμό και μια κοινή γλώσσα.
Bana, evliliğin bir uzlaşma olduğunu söyledi.
Μου είπε ότι ο γάμος είναι συμβιβασμός.
Çocuk için hipoalerjenik bir evcil hayvan seçerek bir uzlaşma bulabilirsiniz.
Μπορείτε να βρείτε συμβιβασμό επιλέγοντας ένα υποαλλεργικό κατοικίδιο για το παιδί.
Onurlu bir uzlaşma için verilen destek.
Τα αγκάθια για έναν έντιμο συμβιβασμό.
Bildiğiniz gibi siyaset bir uzlaşma sanatıdır.”.
Η πολιτική -όπως ξέρετε- είναι τέχνη της συνεννόησης.
O zaman bir uzlaşma bulmak en iyisidir.
Τότε είναι καλύτερο να βρούμε έναν συμβιβασμό.
Belgraddaki siyasi analistler arasında da tek bir uzlaşma mevcut değil.
Δεν υπάρχει ενιαία συναίνεση μεταξύ των πολιτικών αναλυτών στο Βελιγράδι.
Bir dakikalık bir uzlaşma önür boyu sürecek bir arkadaşlıktan daha iyidir.
Ένα λεπτό συμφιλίωσης αξίζει περισσότερο από μια ολόκληρη ζωή φιλίας.
Biliyoruz ki, Moskova ve Esad ile acı verici bir uzlaşma yapmak zorundayız.
Γνωρίζουμε ότι θα πρέπει να κάνουμε οδυνηρούς συμβιβασμούς με τη Μόσχα και τον Assad.
Bunun kabul edilebilir bir uzlaşma olduğuna inanıyorum.
Πιστεύω ότι αυτός είναι ένας λογικός συμβιβασμός.
Anlaşmazlıklar ortaya çıktığında, her iki tarafın da kabul edebileceği bir uzlaşma bulmaya çalışın.
Σε περίπτωση διαφωνίας, βρείτε συμβιβασμό που λειτουργεί και για τους δυο σας.
Müvekkilim bugün bir uzlaşma çeki istiyor.
Η πελάτης μου θέλει την επιταγή του διακανονισμού σήμερα.
Ülkenin önde gelen partileri geçen sonbahardan bu yana bir uzlaşma sağlayamadılar.
Τα βασικά κόμματατης χώρας δεν ήταν σε θέση να επιτύχουν συμβιβασμό από το περασμένο φθινόπωρο.
Bay Crowe, 20.000 dolarlık bir uzlaşma teklifi yapılmıştı.
Κε Crowe, μια συμβιβαστική προσφορά για$ 20. 000 έχει ήδη γίνει.
Avrupa, Türkiye vasıtasıyla İslam dünyasıyla önemli bir uzlaşma etkeni haline gelebilir.
Με την Τουρκία,η Ευρώπη μπορεί να αποβεί σημαντικός παράγοντας συμφιλίωσης με τον μουσουλμανικό κόσμο.
Sonuçlar: 71, Zaman: 0.0511

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Yunan