Bir yengeç Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Ama… Bir yengeç?
Şirin, küçük bir yengeç.
İçine bir yengeç koyun.
Bir yengeç ol ve birileri seni yesin.
Kocaman bir yengeç.
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
Gördüğünüz gibi, burada yaşayan bir yengeç var.
Beni bir yengeç gibi yakaladı!
( Gülüşme) İçine bir yengeç koyun.
Büyük bir yengeç olduğumu unuttum!
Daha önce bu kadar büyük bir yengeç görmemiştim!
Küçük bir yengeçten mi korkuyorsun?
Bana değerli vaktinizi ayırırsanız efendim ben bu işe çok uygun bir yengeç tanıyorum.
Rahibe Edna için bir yengeç yakala.
Bu bir yengeç yolcuğu için oldukça süslü bir çanta.
Sanırım küçük bir yengeç salatası istiyorum.
Ustaca bir yengeç kolundaki eti çıkardı ve kabuklarından istiridyeleri emdi.''.
Babama büyük, şişman bir yengeç getirebilirsin.
O eski bir yengeç, HE oldu. Ona gitti asla dedi Sahte Kaplumbağa bir nefes: o Laughing ve Yas öğretti, diyorlar.
Ve nasıl böyle harika bir yengeç olduğunu öğrenmeliyim.
Kalmayacağının Ne yazık! En kısa sürede oldukça görüş alanının dışında olduğu gibi, Lory içini çekti;ve eski bir Yengeç kızı Ah, benim sevgili demenin fırsatı buldu!
İçinde bir yengeç olduğunu sanmıyorum.
Fakat bir ıstakozun hayatı bir yengeçinki ile aynı değerdedir.
Onun normal bir yengeç olduğunu sanmıyorum.
Hiç iz bırakmadan kumda yürüyen bir yengeç gibi yumuşak olmaya çalış.
Söylesene organize bir yengeç olarak ilk işin ne olacak?
Peki ya Gracein kocaman bir yengeç tuttuğu yer neresi?
Hep beklerdim herkes yatmaya giderdi sonra mehtaptaki bir yengeç gibi sürünerek buraya gelirdim ve tahtına otururdum. Ve öylece düşünürdüm.
Ben bir yengecim!
Ama bir yengeci düşünün.