Cemaat Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Cemaat toplantısı vardı.
Bizler burada cemaat ruhunu yaşatıyoruz.
Cemaat Peygamberlerin kefaletini ödedi.
Orada çok büyük bir İrlandalı cemaat var.
Bütün cemaat seni kıskanacak.
Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
Isimlerle kullanım
Fakir kişilerden oluşan bir dini cemaat.
Kutsal cemaat itirafımı duy.
İlgilendiğim şeyler yalnızca kilise ve cemaat Bayan Maguire.
O havlu cemaat için kullanılıyor!
Ben size elimden gelen desteği sağlamaya hazırım ama tüm cemaat adına konuşamam.
Şu cemaat üyelerinin listesi mi?
Karşı-devrimci grup'' Cemaat'' yargılanmak üzere.
Cemaat, bunun bir kaza olduğunu söyleyecek.
Baş papazlar toplandı ve cemaat da avluda toplandı.
Cemaat dışındakileri vaftiz etmiyorlar.
Buradaki herkes Cemaat Lisesindeki 10.
Cemaat için misyonerlik yürüttüğünü söyledi.
Kendi topraklarını ektiler. Cemaat içinde hayır işleri yaptılar.
Cemaat için en iyisi evet, ama bizi süründürüyor.
Yıl önce, burada bir cemaat oluşturmaya çalıştılar.
Ama cemaat içinde kolunda bir kadınla görünemez.
Rahip Justinin dediği gibi, bu cemaat… bir trajediden doğdu.
Ve tüm cemaat onu kesinlikle taşlamalıdır.''.
Peder Phineas iyi bir adam ve cemaat için çok şey yaptı ancak korkuyorum.
Cemaat üyeleri, en yaşlıları ellerini öperek onurlandırıyorlar.
Ardından da Cemaat SC Yüksek Mahkemesine itirazda bulundu.
Cemaat 1901 yılından beri Taylandda birçok eğitim kurumları faaliyet göstermektedir.
Bu insanlar, bu cemaat ve evleri için şükürler olsun.
İlk cemaat için dekorasyon: masa ve büfe fikirleri.
Bunun tüm cemaat üyeleri için bir fırsat olduğunu anlıyorum.