DERECEDE ne Demek Yunan - Yunan Çeviri S

Isim
Zarf
Fiil
βαθμό
derece
sınıf
rütbe
puan
not
seviyesi
ölçüde
πολύ
çok
fazla
gerçekten
oldukça
daha
uzun
gayet
pek
epey
bayağı
είναι
çok
ben bir
sadece
işte
artık
aslında
tam
gerçekten
oldukça
ise
εξαιρετικά
son derece
çok
mükemmel
oldukça
ultra
olağanüstü
aşırı
harika
süper
aşırı derecede
υπερβολικά
aşırı
fazla
son derece
fazlasıyla
abartılı
ultra
derecede
çok çok
ιδιαίτερα
özellikle
çok
özel
son derece
başta
oldukça
bilhassa
hele
απίστευτα
inanılmaz
çok
son derece
harika
derecede
olağanüstü
acayip
oldukça
muhteşem
müthiş
πτυχίο
lisans
derecesi
diploması
mezunu
bir lisans derecesi
eğitimi
alanında lisans derecesi
yüksek lisans derecesi
üniversiteyi
doktoramı
εξίσου
kadar
eşit
da
de
eşit derecede
aynı derecede
aynı şekilde
eşit bir şekilde
μοίρες
kader
filo
yazgı
akıbeti
bölüğü
derece
falcı
εκπληκτικά

Derecede Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Olağanüstü derecede güçlü.
Είναι απίστευτα δυνατό.
Aynı derecede zararlıdır.
Είναι το ίδιο επιβλαβείς.
Çıldırtıcı derecede normal.
Είναι υπερβολικά φυσιολογικοί.
Inanilmaz derecede hizli ve güçlüsün.
Είσαι απίστευτα γρήγορος και δυνατός.
O şanslıydı. İnanılmaz derecede şanslı.
Σ τάθηκε εξαιρετικά τυχερός.
Tarihsel derecede önemlidir.
Είναι ιστορικά σημαντική.
Dzungarianın akionitinin kökü aşırı derecede zehirlidir.
Η ρίζα του ακονίτη Dzhungarskogo εξαιρετικά δηλητηριώδη.
Yüksek derecede toksiktir.
Ιδιαίτερα υψηλή τοξικότητα.
O benim en iyi arkadaşım, ayrıca aritmetikte müthiş derecede iyi.
Είναι ο καλύτερός μου φίλος, και είναι πολύ καλός στην αριθμητική.
Muhteşem derecede dayanıklı.
Είναι απίστευτα ανθεκτικός.
NYDSA Winter Showcasei kazanmış inanılmaz derecede önemli bir şey.
Κέρδισε τη Χειμερινή Προθήκη στην ΑΝΥΔΤ, κάτι που είναι πολύ σημαντικό.
Hasta derecede nazik ve cömerttir.
Είναι καλός και γενναιόδωρος με τους άρρωστους.
Paddy Ashdown: Hayati derecede önemli.
Paddy Ashdown: Είναι σημαντική.
Aşırı derecede Cohensiz frekansta titreşiyorum.
Δονούμαι σε συχνότητα εξαιρετικά α-κοενική.
Ham veriler olağanüstü derecede ayrıntılıydı.
Τα δεδομένα ήταν υπερβολικά λεπτομερή.
İnanılmaz derecede şanslı olup, doğru insanla tanışmak lazım.
Πρέπει να είσαι υπερβολικά τυχερή και να γνωρίσεις το σωστό άτομο.
Phil Taylorın kanında yüksek derecede varfarin varmış.
Ο Φιλ Τέιλορ είχε εξαιρετικά υψηλά επίπεδα βαρφαρίνης στο αίμα του.
Kemikler anormal derecede kırılgan olur ve kolaylıkla kırılır.
Τα κόκαλα γίνονται ανώμαλα, εύθραυστα, και εξαιρετικά ευάλωτα σε σπασίματα.
Belki merhameti de; fakat cinayeti rahatsız edici derecede iyi anlıyorsun.
Ίσως μπορείς να δείξεις και έλεος, αλλά τον φόνο τον κατανοείς πολύ καλά.
Bu iş inanılmaz derecede stresli, biliyor musun?
Αυτή η δουλειά είναι πολύ αγχώδες, το ξέρεις αυτό;?
İyi derecede İngilizce bilgisine sahip( yazılı ve sözlü olarak iletişim kurabilecek).
Πολύ καλή γνώση της αγγλικής γλώσσας(προφορικά και γραπτά).
Biliyorum, inanılmaz derecede seksi bir çiftiz.
Το ξέρω, το ξέρω ότι είμαστε υπερβολικά σεξουαλικοί τύποι.
Siz yaşamış olan en büyük meleklersiniz ve biz sizinle inanılmaz derecede gurur duyuyoruz.
Είστε οι σπουδαιότεροι άγγελοι που έζησαν ποτέ και είμαστε πολύ υπερήφανοι για εσάς.
Ürün tasarımında ileri derecede, seviye resmi üniversite derecesi.
Προηγμένο πτυχίο στο σχεδιασμό του προϊόντος, το επίπεδο επίσημο πανεπιστημιακό πτυχίο.
Özetle, mekanizmalar- bir tedavinin etkili olduğu yollar- inanılmaz derecede önemlidir.
Συνοπτικά, οι μηχανισμοί-οιδιαδρομές μέσω των οποίων έχει μια επίδραση-είναι εξαιρετικά σημαντικές.
Proje teklifi yazmak belli derecede bilgi ve pratik gerektiren bir yetenektir.
Η συγγραφή πρότασης είναι μια δεξιότητα που απαιτεί κάποιες γνώσεις και πρακτική.
Bir blogun hayata dair tuttuğu kaydı inanılmaz derecede önemli buluyorum.
Η καταγραφή τηςζωής ενός ιστολογίου είναι κάτι που βρίσκω ιδιαίτερα σημαντικό.
Katılımcıların yeterli derecede teknik resim bilgisine sahip olması gereklidir.
Είναι απαιτούμενο οι συμμετέχοντες να έχουν λυμένα τα βασικά μιας τεχνικά επαρκούς φωτογραφίας.
Sonuç, insan büyüklüğünde inanılmaz derecede düşmancıl bir tavuğun laboratuardan kaçması oldu.
Το αποτέλεσμα ήταν ένα μεγάλο κοτόπουλο ιδιαίτερα εχθρικό. Ξέφυγε από το εργαστήριο.
Ancak aşırı derecede tercih ettiği zaman kötüdür ve her rubleü harcamaktan korkmaktadır.
Αλλά είναι κακό όταν το κάνει με υπερβολική προτίμηση και φοβάται να δαπανήσει κάθε ρούβλι.
Sonuçlar: 628, Zaman: 0.091

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Yunan