Dubline Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Dubline mi?
Ama yarın sabah Dubline gidiyor.
Dubline gittim.
Sonra da atladım trene ve Dubline geri döndüm.
Dubline mi gitti?
Gordon, takımı Dubline taşımayı düşünüyorum.
Dubline hoş geldin.
Kim derdi ki Dubline gitmek iki gün sürecek.
Dubline gitmem gerek.
Declan beni… Dingledan Dubline gelmeme yardım etti.
Dubline gittim, tamam mı?
İyi günler, bayanlar ve baylar. Dubline hoş geldiniz.
Seni Dubline götüreceğim.
Ninen, seni gizlice doğurayım diye beni Dubline gönderdi.
Evet, Dubline gidiyorum.
Biz asla konuşmadık. Bir keresinde o Dubline at gösterisine gidecekti.
Dubline âşık biriyim.
Oliverı bir usta olduğuma ve Dubline gittiğime ikna etmeyi başardım.
Dubline gittiğini biliyorum, seni sinsi herif.
Eski İtalyan opera kumpanyalarının Dubline sıkça geldiği günleri.
Beni Dubline götürmen gerek.
Ve Trivago, bir şeyi tıklamadan önce bile, Dubline bir şehir gezisi planladığınızı biliyor.
Dubline gitme sebebin bu mu yani Alışveriş etmek?
Bak, yalnızca Dubline geri dönmek istiyorum, tamam mı?
Dubline uçman için şoförüm sizi havaalanına götürecek.
Ben de ona mektup yazdım, Dubline gideceğimi yazın döneceğimi ve o zamana dek iyileşeceğini umduğumu söyledim.
Dubline seyahat etmeden önce bilgileri okumak için zaman ayırın, böylece ne olacağını bilirsiniz.
Peki Dubline gidip, Harris ile görüşüp, kaseti alsan.
Beni Dubline götürmen için para ödüyorum. Beni Dubline götürüyorsun.
Bakın, Dubline erkek arkadaşıma 29 Şubatta evlenme teklif etmek için gidiyorum.