Gelincikler Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
- 
                        Colloquial
                    
 - 
                        Ecclesiastic
                    
 - 
                        Computer
                    
 
Kuduz gelincikler.
Gelincikler, saldırın!
Zavallı gelincikler.
Gelincikleri hatırlıyor musun?
Özellikle Gelincikler.
Gelincikler ne yapıyorlar?
Bunların uçan gelincikler olduğunu söyleriz.
Gelincikler ağlamıyor bu gece.
O zamanlar bütün orman boyunca her yerde gelincikler vardı.
Gelincikler günde 20 saat uyurlar.
Hayır, o kalıntılar gelincikler tarafından yenmişti. Fareler değil.
Gelincikler familyasından bir tür.
Leoparlar sol tarafta,gergedanlar sağ tarafta maymunlar ortada… deniz aslanları merkezde, gelincikler ön tarafta--.
Gelincikler sana kötü davrandı mı Köstebek?
Altı yeni arabanın parasını ödeyemediği içinBay Kurbağanın mülküne el koyan Gelincikler 15 saniye içinde yerle bir olacağını söylediler.''.
Kuduz gelinciklerle ne işin vardı?
O dize çözdü ve içinde pek çok kıvrımlara ve küçük paketler bugüne kadar vardı her biri bir çiçek resmi.'' Muhabbet Theresa çok o bir gelincikler,'' dedi.'' Muhabbet Kullanıcı inci tatlı smellin bir şey olarak döküm her yerde büyümek, büyüdükçe, aynı gelincikler olacak.
Gelincikler beni ele geçirecek olursa, beni bandırırlar.
Ve evet, orada gelincikler vardı. Her yer çiçekti.
Gelincikler gibi buruşuk buruşuk çıkmak istemiyordu ortaya.
Ama aynı gelincikler gibi bu da Ozdan büyü barındırıyor.
Gelincikler ikinci rauntta saldırıya geçmenin yollarını arıyor.
Umarım Gelincikler iyi bir doktor tanıyorlardır çünkü ihtiyaçları olacak!
Ateş Gelincikleri bu gece galibiyet için tutuşuyo ve ikinci rauntu da kazanıyorlar.
Ateş Gelinciklerinin gösterdiği gelişimin hayret verici olduğunu söylemem gerek.
O zaman Gelincikler Kurbağa Malikanesini patlatırken sen burada volta at.
Ateş Gelinciklerinin şampiyonaya katılmak için 30,000 Yuan yatırması gerekiyor.
Üzerime kuduz gelincik saldın!
Gelincik mi bu?
Çamaşırın gelinciği içerde tutmaya yardım eder.