Harikulade Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Harikulade ışık.
Oh, Larry, burası harikulade!
Harikulade Clara.
Hepsi aynı harikulade paketten geliyor.
Harikulade bir havuz.
İnsanlar da tercüme ediyor
Hiç bu kadar harikulade bir şey görmemiştim.
Harikulade bir fikir.
Otelde şehre bakan harikulade manzaralı odalar vardır.
Harikulade, dostum.
Dünyadaki en harikulade şey nedir, Yudhisthira?''.
Harikulade, değil mi?
Otelin bazı odalarında harikulade katedral manzarası vardır.
Harikulade bir çift. Harikulade.
Majestelerinin espri anlayışı her zamanki gibi harikulade.
O harikulade yüz.
Oteldeki misafir odaları harikulade okyanus manzarasına sahip.
Ne harikulade bir başarı!
Kimyasal elementlerin oluşumundaki harikulade şey işte bu kadar basit bir olaydır.
O harikulade tutuşu gördün mü?
Aramaktan vazgeçseydim bu harikulade erkek arkadaşımı asla bulamazdım.
Harikulade saçlar, harikulade bir stil.
Bana kalırsa bilinç ve içgüdü birleşiyor ve gerçekten harikulade bir şeyler oluyor.
Bu harikulade Bobby.
Yogaya yeni başlamış biri bile kısa zamanda AUMun harikulade sesini duyabilir.”.
Bu harikulade işi devam ettirin!
Bazı odalar harikulade teras manzarasını sunar.
Harikulade, yemek yerken konuşuruz.
Bu ilginç ve harikulade öğleden sonranın ardından son bir şey daha.
O harikulade gülüşünü dünyayla paylaşmaya hazır mısın?
Burada harikulade bir iş çıkarmışsın.