Kulübede Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
O kulübede değildik.
Bütün gün kulübede oynamıştık.
Kulübede çöp tenekesi mi?''.
Baksana jeneratör kulübede mi?
Kulübede iyi eğlenceler.
Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
Isimlerle kullanım
Astor, Carlos kulübede oynamak istiyor.
Kulübede başka kim vardı?
Adli tıp, kulübede bir DNA bulmuş.''.
Kulübede bir merdiven var.
Miguel Amca, Astor kulübede oynamama izin vermiyor.
Kulübede başka kimse yok mu?
Bob Lee Swaggerın kulübede bıraktığı makaleleri okudum.
Kulübede bir kaç şey bırakmıştım.
Şerif yardımcısıyla tek başına kulübede ne yapıyordu acaba?
Mark, kulübede sana göstereceğim şeyler var.
Fıskiyelerde sorun olursa kulübede olacağımızı bilsin istedim.
Kulübede Greenin kan izlerine rastladık.
Doğumu yapana kadar kulübede kalmasına izin verdiler.
Kulübede egzersiz yapabilsin diye kapısını açık bırakmak ben!
Carterın kulübede bulduğu formül ne oldu?
Bu kulübede, kedisi ve tavuğuyla birlikte yaşlı bir kadın oturuyordu.
Arkadaki kulübede, yatak ve masa var.
Kulübede bulduğumuz şey donmaya sebep olabilir mi?
Leo o gece kulübede kızlarla olanların hepsini anlattı.
Kulübede saklıyordum çünkü yanına bir şey almaman gerekiyordu.
Dedenin kulübede bazı… bazı oyuncakları var.
Kulübede telefon yok ama acil bir durum olursa, beni cebimden arayabilirsin.
Eğer DEA kulübede uyuşturucu bulursa, onu yakalayabiliriz.
Ne de kulübede böcek filan bulmadım ama Trentin vücudunda böcek ısırıkları gördüm.
Onunla benim kulübede geçirdiğimiz güzel zamanları unutmamışsındır eminim!