Kunta Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
İçeri gel Kunta.
Kunta gönüllü oldu.
Yaşayacaksın Kunta Kinte.
Benim Kunta Kintemsin.
Beni duyuyor musun Kunta Kinte?
Kunta için daha çok balık.
Hayatın bitti Kunta Kinte!
Tamam, Kunta Kinte, otur yerine.
Daima Mandinka olacaksın Kunta Kinte.
Kunta Kinte at biner ve yüzerdi.
Daima kim olduğunu hatırla. Kunta Kinte.
Kairaba Kunta Kinte ve Yaisanın torunusun.
Yoksa son 10 dakika içinde mi, Kunta Kinte?
Sana Kunta Kinte hakkında çok şey öğreteceğim.
Kizzy bunu söyleyeceğim son kişi Kunta.
Omoro ve Binta Kintenin oğlu'' Kunta Kinte'' sin sen.
Kunta Kintenin ailesi krala sadık savaşçılardı.
Babam bir Mandinka savaşçısı olan Kunta Kinte.
Kunta Kintenin koca aletiyle aynı yeri kullanıyorsun adamım.
Tıpkı anneme geldiği gibi bizzat Kunta Kinte olduğunu söyleyecektim.
Dikkat et Kunta Kinte, senden büyük olan tek şey!
Sebep olduğun sorunları temizlemek için her zaman orada olamam Kunta.
Kunta Kinte düşündüğün kadar iyi olup olmadığını görelim.
Yeni evine iznin olmadan geldiğim için özür dilerim Kunta Kinte.
Kunta Kinteye yazdığın çekin karşılıksız çıktığını düşünebiliyor musun?
Horoz George annesinin her zaman Kunta Kinteyle konuştuğunu söylermiş.
Kendi olmaya çalışarak hayatını yaşayan tek kişitanıyorum o da büyükbaban Kunta Kinte.
Horoz George bunları Afrikalı büyükbaban Kunta Kintenin Kizzy anne için yaptığını söyledi.
Kunta Kinteden beri, Amerika tarafından kaçırılan siyahiler beyazlara karşı bir nefret barındırıyorlar.
İsmi Kunta Kinteydi. Kamby Bolongo kıyısında yer alan Jufferedeki Mandinka Krallığından Omoro ve Binta Kintenin oğluydu.