Maxin Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Maxin kafesi nerede?
Üzgünüm, Maxin kötü bir niyeti yoktu.
Maxin odası üst katta.
Bekle biraz. Maxin kekleri mi?
Maxin çocukları mı varmış?
Combinations with other parts of speech
Ceketini çıkardığında bunu Maxin cebinden arakladım.
Zaten Maxin yaptığı da buydu.
Şu andan itibaren burası artık Maxin Ev Yapımı Keklerine ait değil.
Maxin bilmem ne kekleri dedin.
Öyle olsa gerek çünkü Maxin, alt üst ettiği ve dilediği herşey çok iyi gidiyordu.
Maxin kitabında da Chiara yazıyordu.
Neyse… anlaşılan Maxin sakladığı bir sırrı varmış.
Maxin yaptığını yapmak cesaret ister.
Bugün Maxin okuldaki ilk günüydü.
Maxin böyle durumlar için her zaman bir planı vardır.
Justinle Maxin orada ne işleri vardı ki Pam?
Maxin şirketindeki işi kabul etmek zorundasın.
Tamam, bu Maxin nasıl etkilendiğini açıklar.
Maxin partisinde Madzieyi bulmam gerektiğini söyledi.
Burası Maxin Ev yapımı Kekleri.
Maxin casusluk dosyasında dört kişilik bir liste var.
Bazı durumlarda Maxin sadece daha fazla düşünmesi gerekiyor.
Bu, Maxin bugün ısırdığı hayvan değil mi?
Bir tanesinin Maxin sürdüğü araç olma olasılığı yüksek.
Maxin onu istediğini bilmesi gerekiyor ve bunu yalandan yapamazsın.
Ağabeyim Maxin özel eğitimli arama köpeği olduğunu söylemişti.
Maxin yanında sık sık söylerim ama bu gerçekten çok garipti.
Bak, en azından Maxin romantizm anlayışı karanlıkta parlayan iç çamaşırlarını kapsamıyor.
Maxin ortadan kaybolmasıyla benim hiçbir ilgim yoktu.- Sen de bunu biliyorsun.
Maxin metal masasına bir ceset daha gelmeden önce adamı durdurmalıyız.