Patatesle Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Patatesle ilgili.
Yanında kızarmış patatesle.
Patatesle seks yapmak gibiydi.
Bütün bir dönemi patatesle harcadık.
Birkaç patatesle ilgili değil bu.
Combinations with other parts of speech
Fiillerle kullanım
Isimlerle kullanım
Daha
Bir Öğretmen 5 Kilo Patatesle Ne Yapar?
Patatesle lahanayı uzatır mısınız?
Genelde, haşlanmış patatesle fırında pişirirdi.
Patron patatesle bir CNT damgası yapıyordu.
Oturdu fakat kucağında sıcak patatesle birlikte…**.
O elindeki patatesle… senin olduğun kadar tuhaf değil.
Sana göğüs pişireceğim yanında patatesle birlikte.
Top attım, patatesle geri geldi…”.
Patatesle ilgili bir çok çeşit yemek yapılabilmektedir.
Buna her şey haşlanmış patatesle servis edilebilir.
O elindeki patatesle senin olduğun kadar tuhaf değil.
Ondan sonra gelen zenciye ancak patatesle havuç kaldı.
Öncesinde patatesle ilgili biraz bilgi verelim.
Kendi topraklarına döndüklerinde bu giysileri patatesle değişirler.
Patron patatesle bir CNT damgası yapıyordu.
Niye onları kızartıp patatesle servis etmiyoruz ki?
Peki ben bu hazırladığım biftek stroganof ve sarımsaklı patatesle ne yapmalıyım?
Evet, kızarmış patatesle.- Kızınızın hazırladığı gibi.
Kreplerin yanı sıra bu kalıbı yumurta veya patatesle de kullanabilirsiniz.
Gazoz, domuz ve patatesle ve başka şeylerle ilgili birşeyler soruyordum.
Bana pirzola ya da çifte pişirilmiş patatesle teşekkür edebilirsin.
Avustralyalı Andrew Taylor, bir yıl boyunca yalnızca patatesle besleneceği bir deneye girişmişti.
Şok edici bir durum bu ve beni şoketmek zordur hele ki kanepemde farenin patatesle çiftleştiğini gördüğümden beri.
Bunu taze şehriye çorbası ve ardından da geleneksel strukli veya patatesle servis edilen domuz, hindi veya kaz rosto izliyor.
Gittiğimiz gün Craster bizim şarap fıçılarımızdan birini açıp jambon ve patatesle dolu ziyafetine oturacak ve karda açlıktan ölen bize bakıp gülecek.