Postanede Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Hayır. Postanede çalışıyorum.
İster inan ister inanma postanede buldum.
Postanede ne yapacaksın, öyleyse?
Al tatlım. Postanede çalışmıştım.
Postanede çalışmak zorlu bir işti.
Onun resmini postanede gördüm sanırım.
Postanede neredeyse bir saat bekledim.
Silahlı saldırgan, postanede 11 kişiyi rehin aldı.
Bu postanede yapıştırıcı bulunur mu?
Geçen gün Pamelayı postanede çek bozdururken gördüm.
Postanede bir tane ulaştırılamayan mektup kayıptı.
Bir saat içinde Raxton Caddesindeki postanede soygun olacak.
Ya da postanede nakte çevirirsin.
George, Jerry bir kuru temizlemeci Ronny postanede çalışıyor.
Postanede Kyle adına bir sevk adresi var.
Sanırım kimse, hayatı boyunca postanede çalışacak kadar şanslı doğmuyor.
Postanede çalışan neredeyse herkes uzaylı.
Sakın bana onun postanede aradığım kutu olduğunu söyleme.
Postanede çalışıyorum, bu yüzden hiç durmam!
Bukowski“ İki şansım var, ya bu postanede kalacağım ve delireceğim….
Markette, postanede, herkes bundan bahsediyor.
Senin için bir sihir yapıyorum, asla bir daha postanede oyalanmayacaksın.
Size postanede ateş edenler Lamas için çalışıyordu!
Bakkala git, Noel pulları için postanede kuyruğa gir.
Birini buldum, postanede çalışan bir arkadaşımın erkek kardeşi.
Postanede parsel kontrol etmek ve ardından sadece krem ödemek için.
Komik bulacaksın ama her zaman postanede çalışıp postacı olmak istemişimdir.
İki şansım var, ya bu postanede kalacağım ve delireceğim… ya da istifa edeceğim, yazarı oynayacağım ve açlıktan öleceğim.”.
Yok bir şey. Sizin postanede çalışan genç adama ne olduğunu biliyor musunuz?
Prairie Sokağındaki postanede içinde tren bileti olan bir mektup sizi bekliyor.