POTANSIYELI ne Demek Yunan - Yunan Çeviri S

Isim
Sıfat
δυνατότητες
mümkün
yeteneği
özelliği
olasılığı
imkanı
potansiyeli
fırsatı
olanağı
seçeneği
kapasitesi
προοπτικές
perspektif
bir perspektif
potansiyel
görünüm
bir bakış açısı
bakış açısı
umudu
olasılığı
beklentisi
πιθανή
muhtemel
olası
potansiyel
mümkün
olabilir
büyük ihtimalle
της δραστικότητας
δυνατότητα
mümkün
yeteneği
özelliği
olasılığı
imkanı
potansiyeli
fırsatı
olanağı
seçeneği
kapasitesi
προοπτική
perspektif
bir perspektif
potansiyel
görünüm
bir bakış açısı
bakış açısı
umudu
olasılığı
beklentisi
δυναμικού
δυνατότητές
mümkün
yeteneği
özelliği
olasılığı
imkanı
potansiyeli
fırsatı
olanağı
seçeneği
kapasitesi
δυνατοτήτων
mümkün
yeteneği
özelliği
olasılığı
imkanı
potansiyeli
fırsatı
olanağı
seçeneği
kapasitesi
πιθανά
muhtemel
olası
potansiyel
mümkün
olabilir
büyük ihtimalle
πιθανές
muhtemel
olası
potansiyel
mümkün
olabilir
büyük ihtimalle

Potansiyeli Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Potansiyeli var.
Gelişim potansiyeli görüyorum.
Βλέπω μια πιθανότητα εξέλιξης.
Potansiyeli var.
Bir de yolsuzluk potansiyeli var.
Υπάρχει το ενδεχόμενο διαφθοράς.
Potansiyeli vardı.
Είχε προοπτικές.
Çapraz kontaminasyon potansiyeli yok.
Όχι πιθανότητα διασταυρούμενης μόλυνσης.
Evet, potansiyeli var.
Ναι, έχει προοπτικές.
Şimdi de bir kar yağışı potansiyeli söz konusu.
Τώρα μιλάμε για πιθανότητα χιονόπτωσης.
Bence potansiyeli var.
Νομίζω ότι έχει προοπτικές.
Halk sağIığı üzerine etki potansiyeli çok büyüktür.
Οι επιπτώσεις στην δημόσια υγεία είναι δυνητικά τεράστιες.
Potansiyeli görebiliyor musun?
Μπορείς να δεις την προοπτική;?
Sınırsız bir potansiyeli olduğunu söylemişti.
Είπε ότι οι δυνατότητές της ήταν απεριόριστες.
Potansiyeli Zengin Bir Ülkeyiz.
Παραμένει μια δυνητικά πλούσια χώρα.
Siz peki Canla bir ilişki potansiyeli görüyor musunuz?
Βλέπεις μια δική σου πιθανή εμπλοκή με την πολιτική;?
Potansiyeli olmayan birisini mi? Ailesi olmayan birisini mi?
Αυτόν χωρίς προοπτική ή χωρίς οικογένεια;?
Ama Jack bendeki potansiyeli görüp hayatımı değiştirdi.
Αλλά ο Τζακ είδε προοπτικές σε'μένα. Μου άλλαξε τη ζωή.
Size anlattım, onlar gelmeden önce bile, potansiyeli gördüler.
Έχω πει ότι είδαν το ενδεχόμενο, προτού καν να έρθουν.
Satış potansiyeli en yüksek buydu.
Μεγαλύτερη πιθανότητα μεταπώλησης.
Jeologlar, orada büyük bir hidrolik kırılma potansiyeli olduğunu söylediler.
Οι γεωλόγοι μας είπαν ότι είχε μεγάλες προοπτικές για υδραυλική εξόρυξη.
Ama buradaki potansiyeli görmeni istiyorum, Rich.
Μα θέλω να δεις τις προοπτικές εδώ, Ριτσ.
İlişkileri kötüleştikçe başarısızlık için cezalandırma potansiyeli artar.
Καθώς οι σχέσεις τους επιδεινώνονται, αυξάνεται η πιθανότητα τιμωρίας για αποτυχία.
Yunanistanın turizm potansiyeli iyimser bir hava yaratıyor.
Η προοπτική του Ελληνικού τουρισμού πυροδοτεί αισιοδοξία.
Potansiyeli gerçekleştirmenin etkileyici gösterisi işte budur.
Αυτό είναι που ονομάζω: εντυπωσιακή εκδήλωση πραγμάτωσης δυνατοτήτων.
Orası altın madeni gibiydi. Büyük potansiyeli vardı ama sonra o afişi astılar.
Το μέρος ήταν χρυσορυχείο, είχε πολλές προοπτικές, μέχρι που κρέμασαν το πανό.
Şiddet potansiyeli ve Bay Pritchardın tutuklanma oranı% 98.
Η πιθανότητα βίας και η σύλληψη του κου Πρίτσαρντ, έφτασε στο 98%.
Yüzyıl Avrupasında çay büyük potansiyeli ile pratik bir üründü.
Στον δέκατο έβδομο αιώνα στην Ευρώπη,το τσάι ήταν ένα πρακτικό προϊόν με μεγάλες προοπτικές.
Dinlenme potansiyeli gelişmeden, hayır olmazdı. aksiyon potansiyeli.
Χωρίς την ανάπτυξη δυναμικού ανάπαυσης, δεν θα υπήρχεδυναμικό δράσης.
McCormack, bağımsızlık verilmediği takdirde Kosovada istikrarın bozulması potansiyeli konusunda da uyardı.
Ο Μακ Κόρμακ προειδοποίησε επίσης για πιθανή αποσταθεροποίηση εάν δεν παραχωρηθεί πλήρη ανεξαρτησία στο Κοσσυφοπέδιο.
Ondaki potansiyeli çok uzun süre önce görmüştüm ve şu anda o seviyeye erişmiş durumda.
Είδα τις δυνατότητές της πριν καιρό κι επιτέλους τις αξιοποιεί.
Başarı potansiyeli doğru implant büyüklüğü ve şeklinin seçilmesiyle artar.
Η πιθανότητα επιτυχίας αυξάνεται με την επιλογή εμφυτεύματος κατάλληλου μεγέθους και σχήματος.
Sonuçlar: 627, Zaman: 0.0552

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Yunan