REKTÖR ne Demek Yunan - Yunan Çeviri S

Rektör Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Elbette, Rektör Stern.
Φυσικά, Πρύτανη Στέρν.
Rektör olmak istediniz.
Θέλατε να γίνετε πρόεδρος.
Günaydın rektör Kroll.
Καλημέρα, πρύτανη Κρολ.
Rektör bey, bu ne mutluluk!
Κύριε Πρύτανη, τι χαρά!
Affedersiniz Rektör Kroll.
Με συγχωρείτε, Πρύτανη Κρολ.
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
Rektör, Drexel Üniversitesi.
Πηγή: Drexel University.
Bedford şimdi rektör.
Ο Μπέντφορντ είναι πρόεδρος τώρα.
Rektör demek istedin değil mi?
Θέλετε να πείτε ο πρύτανης;?
Bedford artık rektör oldu.
Ο Μπέντφορντ είναι πρόεδρος τώρα.
Baş rektör Ridcully, lordum.
Ο πρύτανης Ridcully, λόρδε μου.
Yazın, yazın, Yoldaş Rektör.
Γράψτε, γράψτε, σύντροφε πρύτανη.
Bugün Rektör istifa etti.
Και σήμερα παραιτήθηκε ο πρωθυπουργός.
Zaman ayırdığınız için teşekkürler, Rektör Austin.
Σας ευχαριστώ Πρόεδρε Όστιν.
Gündüz rektör, gece doktor.
Το πρωί φιλόλογος, το βράδυ γιατρός.
Rektör Yardımcılığı görevini yürütmektedir.
Καθήκοντα γραμματέα εκτελεί ο βοηθός του.
Viktor Kyrpychov KPI ilk rektör oldu.
Βίκτορ Kyrpychov ήταν ο πρώτος πρύτανης του KPI.
Yeni Rektör Görevi Devraldı….
Ο νέος Διευθυντής ανέλαβε καθήκοντα….
Sizinle tanıştığıma sevindim, Rektör Bey!
Πολύ χαρούμενος που σας συναντώ, κύριε Διευθυντά!
Her rektör kendi hemşerisini alıyor.
Κάθε αποθήκη έχει τη νοσοκόμα της.
Ona da öyle demişler hiçbir şey yapma, rektör olacaksın.
Αυτό του είπαν,"μη κάνεις τίποτα και θα γίνεις πρόεδρος".
Dekan da rektör de çok yardım etti.
Το σκηνικό βοήθησε πολύ και το διευθυντή.
Bu açılan 14 Ekim1655 Johannes Claudberg tarafından ilk rektör olarak.
Άνοιξε για 14 Οκτώβριος 1655 απότον Johannes Claudberg ως πρώτο πρύτανη τους.
Rektör, eşinin eski kocasını işe aldı.
Ο επιχειρηματίας είχε προσλάβει την πρώην σύζυγό του.
Medya Tasarım Okulu rektör Hartmut Bode ise, MD.
Ο πρύτανης της Σχολής Σχεδιασμού Media είναι Hartmut Bode, καγκελάριος της MD.
Rektör Suzanne Cable, özel ajanlar Morgan ve Gideon.
Πρύτανη Σουζάν Κέιμπλ, οι ειδικοί πράκτορες Μόργκαν και Γεδεών.
Savaşı protesto eden bir grup öğrenci Rektör Stewartın odasını işgal etmiş.
Κάποιοι φοιτητές που διαμαρτύρονται για τον πόλεμο κατέλαβαν το γραφείο του προέδρου Stewart.
Kocam ile rektör çalışma konusunda anlaşamadılar.
Ο άντρας μου και ο Πρόεδρος δεν συμφώνησαν για τη μελέτη.
Rektör, Essex Üniversitesi ve sivil özgürlükler savunucusu.
Καγκελάριος, Πανεπιστήμιο του Essex και των πολιτικών ελευθεριών αγωνίστρια.
Lindsay Oxford Rektör Yardımcısı da yazdı, geçici böyle sponsorluk talebinde.
Lindsay έγραψε επίσης ο Αντιπρόεδρος καγκελάριος της Οξφόρδης, διστακτικά ζητούν ακριβώς η χορηγία.
Yani Rektör, hocalık görevini geri vermediği müddetçe döneceğini sanmıyorum.
Αν ο Πρύτανης δεν τον αφήσει πάλι να διδάξει δε νομίζω να γυρίσει.
Sonuçlar: 73, Zaman: 0.0374
S

Rektör eşanlamlıları

müdürü yöneticisi başkanı yönetmeni şef müdür bey CEO genel müdür

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Yunan