Examples of using Istakozları in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Istakozları getirdim.
Şimdi beyler istakozları yükleyin.
Istakozları seviyorum.
Erimiş tereyağıyla soslanmış buğulanmış deniz tarakları. Istakozları.
Istakozları aldın mı?
Combinations with other parts of speech
Usage with nouns
Belki Harveyin ağzından istakozları saçarak konuşmasını seviyordur.
Istakozları yiyecek miyiz?
Adet yaşayan Maine Istakozları 1 saat içinde geliyor.
Istakozları varsa, onu ısmarla.
Samin 1.000 adet yaşayan Maine Istakozları 1 saat içinde geliyor.
Istakozları kendimiz teslim ediyoruz.
Italyanın Reggio Emilia kasabasında istakozları kaynatmak yasa dışıdır.
Istakozları özgürlüğe kavuşturan Veronica mı?
Kontırata göre istakozları şehir dışına çıkarmak için soğuk ya da sıcak olmaları gerek.
Istakozları çalan sen misin yani?
Istakozları içeride, yengeçleri dışarıda tutmaya çalışıyoruz.
Istakozları içeride, yengeçleri dışarıda tutmaya çalışıyoruz.
Istakozları bitmiş. O yüzden The Gullü denemek isteyebilirsiniz.
Istakozları bulamadım ve eti terbiye mi yok mu edecektim?
Istakozları bulamadım ve eti terbiye mi yok mu edecektim?
Istakozları bulamadım, eti yumuşak mı istedin yoksa toz şeklinde mi?
Istakozları bulamadım, eti yumuşak mı istedin yoksa toz şeklinde mi?
Bu ıstakozcudaki kız galiba.
Istakozcuda garsonum. Belki oradan.
Benjamin o ıstakozları çok sever.
Ne yazık ki ıstakoza karşı alerjiniz var.
Istakozu bana bırakın.
Maine ıstakozuyla meşhur değil midir?
Istakozla votkanın boşanması lazım.
Madem ıstakozumu alamıyorum, o hâlde onu unutana dek içerim.