Examples of using Onlara sor in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Onlara sor.
Hadi onlara sor.
Onlara sor.
Haydi onlara sor.
Onlara sor.
Gidip onlara sor.
Onlara sor.
Kim bilir? Pekâlâ, yine de onlara sor.
Onlara sor.
Bu işinize yarar mı? Onlara sor.
Git onlara sor.
Ben de öyle yaptığımı sanıyordum. Onlara sor.
Onlara sor, çekinme dostum!
Ben sana ödeme yapıyorum. Onlara sor.
Onlara sor, sana anlatsınlar.
Siz paralı askerler, hep aynısınız. Onlara sor.
Onlara sor. Onlara ne yaptınız?
Adamların beni takip ediyor, onlara sor. Elbette oradaydım.
Onlara sor. Ben de öyle yaptığımı sanıyordum.
Garip, paraya düşkün biri gibi gözükmüyorsun. Onlara sor?
Onlara sor. Maçın tüm aksiyonunu kaçırıyorum, bebeğim.
Garip, paraya düşkün biri gibi gözükmüyorsun. Onlara sor?
Onlara sor. Sanırım bizi korumak falan istiyorlar.
Biri gibi gözükmüyorsun. Onlara sor? Garip, paraya düşkün.
Gidip onlara sor… seni geri bırakabilirler mi diye.
Ya da yüksek rütbeli bir subay bul eğer kaldıysa ve onlara sor.
Onlara sor. Affedersiniz, Anne diye birini tanıyor musunuz?
Ya da yüksek rütbeli bir subay bul eğer kaldıysa ve onlara sor.
Onlara sor, bunlara kefil olan kimmiş içlerinden?
Hemen onları bul ve Young-choon Wangı onlara sor.