Examples of using Saklanmak yok in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Saklanmak yok.
Artık saklanmak yok.
Saklanmak yok.
Artık saklanmak yok.
Saklanmak yok.
Bizden saklanmak yok.
Saklanmak yok, kaçmak yok! .
Banyoya saklanmak yok.
Saklanmak yok, beklemek yok. .
Serada saklanmak yok.
Saklanmak yok, devlet gözetimi yok. .
Dolaplarda saklanmak yok!
İnsanların bihaber olduğu birdünyaya ait olduğumu öğrenmek için saklanırken bir şeyler arıyordum. Artık saklanmak yok.
Eve saklanmak yok.
Evin içine saklanmak yok.
Buna saklanmak yok.
Evin içinde saklanmak yok.
Daha fazla saklanmak yok, daha çok polis yok. .
Kaçmak yok… saklanmak yok.
Fırında saklanmaca yok.
Saklanma yok. Büyük kötüyle direk kavgaya tutuştu.
Artık suçluluk yok, saklanma yok.
Saklandığım yok.
Benim saklandığım yok.
Kimseden saklandığım yok.
Kimseden saklandığım yok.
Saklandığım yok.- Neden saklandığını anlıyorum da.
Kimseden saklandığın yok.
Kimseden saklandığım yok.- Geldim, işte.
Kimseden saklandığım yok. Kim, ben mi?