Примери за използване на Cephedeki на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Cephedeki asker olduğunu.
Rus annelerinin yazdığı şu mektupları dinleyin. cephedeki oğullarına.
Cephedeki askerler için.
Karl, hiçbir şey ziyan edilemez, diyor çünkü cephedeki arkadaşları açlıktan kırılıyormuş.
Cephedeki çocuklara.
Kızlarımızın güzel olmasını sağlamak, cephedeki cesur oğlanlarımıza karşı görevim.
Cephedeki gelişmeler neler?
Zengin ve fakir için özel durumlar olmamali çünkü cephedeki herkes birileri için özel bir durum.
Cephedeki en iyi tabur.
Bu raporlar üzerinde çok uğraştığınızı biliyorum,ama bir grup analizcinin cephedeki komutanları yalanlamasına izin veremem.
Cephedeki ölümler yetti artık!
Wall Street Telegraphın ülke çapında yaptığı bir ankete göre Vali Conway Cumhuriyetçi cephedeki GOP seçmenlerinin yüzde 48inin ilk tercihi olmuş durumda ki bu da diğer adayların 20 puan önünde olması demek.
Cephedeki dedikodular hızlı yayılır.
Generalleri almak ve kovmakla uğraşırken, kış iyice sertleşmişti. 15 kurmay ve bakanına emir verilerek Berlindeki sakingöl evi Wannseeye gelmeleri iletildi. Cephedeki krizden uzak bir yerdi.
Cephedeki şartlarımız aynı kertede zorlaşmaktadır.
Neyse, cephedeki askerlerimiz daha kötü durumdaydı.
Cephedeki bir ordu için bu çok fazla olabilir.
Savaş var, cephedeki askerlerimizin bile çoğu zaman ilaçları olmuyor.
Cephedeki adamlara söyle bu gece kaleye zorla girsinler!
Cephedeki Rus askerlerinin de greve gittiğini söyledi.
Cephedeki Rus askerlerini silahsız bırakmamız doğru olmaz, diyor.
Cephedeki askerlerle röportaj yapıp kayıtları radyoda yayınlamak istiyorlar?
Hugh, cephedeki tecrübesi ve Arapça bilgisi göz önüne alınacak olursa bu iş için biçilmiş kaftandır.
Cepheye geri dönmek istiyorum ama… görüyorsunuz ya mutfak personeli eksik.
Ve cephe çizgisi bizim habercilerin kalplerin ortasından geçmektedir.
Ve cephede hiçbir zaman kaskını çıkarma!
Prens Boris cepheyi ziyaret ettiğinde kendi askerleri tarafından az kalsın saldırıya uğrayacaktı.
Birinci dünya Savaşı esnasında, cephede mesaj taşımak için eğitilip.
Eminim cephede uşaksız bir yemekten çok daha kötüsünü görmüştür.
Biz POUMuz ve cephenin bu kısmını biz örgütlüyoruz.