Definitiv Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Sie stirbt definitiv.
Definitiv klein.
Küçük olduğu kesin.Es ist definitiv Ronnie.
Ronnie oldugu kesin.Definitiv.- Nein.
Hayır. -Kesinlikle.Ja, wir gehen definitiv.
Evet, biz kesin gidiyoruz.Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
Definitiv gefroren.
Er hat dort definitiv ein Messer.
Kesin orada bıçağı var.Definitiv nicht, nein.
Kesinlikte, hayır.Das ist mein Ziel.- Definitiv.
Kesinlikle. Hedefim orası.Definitiv keine Massage!
Kesinlikle masaj olmaz!Verkrümle dich. Ja, definitiv.
Huh. Oh, kesinlikle isterim.Definitiv grün.- Grün.
Yeşil. -Kesinlikle yeşil.Draußen ist definitiv jemand.
Birinin dışarıda olduğu kesin.Definitiv nicht. Ja.
Kesinlikle etmemeliyiz. Evet.Ich werde definitiv hier bleiben.
Ben kesin burada kalıyorum.Definitiv Angst.- Angst.
Kesinlikle korku. -Korku.Danke! -Nein, definitiv nein.
Hayır, kesinlikle olmaz.- Teşekkürler.Definitiv nicht. Nein.
Hayır. Kesinlikle sağlamaz.Dieser Arsch hat ihn definitiv umgebracht.
Onu kesin o pislik öldürdü.Nein, definitiv nicht, Phil?
Kesinlikle hayır, Phil?Helsinki und Oslo definitiv auch.
Helsinki ya da Oslonun olmadığı kesin.Definitiv. Ja.- Eifersüchtig.
Kesinlikle kıskanç. Evet.Er verheimlicht definitiv etwas. -Ja.
Kesinlikle bir şey saklıyor. -Evet.Definitiv nicht. Nein! Nein.
Olamaz. Kesinlikle olamaz. Hayır.Dann also definitiv kein Magier.
Peki. Kesinlikle bir büyücü değil o zaman.Das ist ein guter Rat. Definitiv. -Ja.
Kesinlikle. Bu iyi bir tavsiye. -Evet.Das war definitiv kein Unfall.
Bunun kaza olmadığı kesin.Du musst es nicht so sagen. Definitiv nicht.
Kesinlikle sevişmedik.- Böyle söylemene gerek yoktu.Sie ist definitiv perfekt, nicht wahr?
Mükemmel biri olduğu kesin, değil mi?Wenn ich es nicht versuche, wird es definitiv niemals passieren.
Eğer denemezsen, kesinlikle hiçbir şey olmaz.
