Der festung Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Verteidigung der Festung Brest.
In der Festung bleibt natürlich eine Besatzung zurück.
Straßen im inneren der Festung.
Kale içerisindeki sokaklar.Willkommen in der Festung der Einsamkeit.
Hisarın en derin kısmı o.Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
Isimlerle kullanım
Willkommen in der Festung der Einsamkeit.
Yalnızlık Kalesine hoş geldiniz.Sie erhöht die Kapazität der Garnison der Festung.
Kale Garnizonunun kapasitesini arttırır.Ausblick von der Festung Rozafa.
Rozafa Kalesinin görülmesi.Diese Umgebung erleichterte die Verteidigung der Festung.
Ich wuchs im Schatten der Festung ihres Vaters auf.
Babasinin kalesinin gölgesinde büyüdüm ben.Bu anahtar kale için bir geçit açıyor.Kalenin savunmalarını tarayıp analiz ettiler.Amboise Kapısı, kalenin ana girişi değildir.Willkommen in der Festung der Einsamkeit deines Großvaters.
Dedenin Yalnızlık Kalesine hoş geldin.Hançer bu kalenin bir parçası.Willkommen in der Festung der Einsamkeit deines Großvaters.
Büyükbabanın Yalnızlık Kalesine hoş geldin.Benimm dich wie ein Erwachsener und schau mit mir in der Festung fernsehen?
Niye bir yetişkin gibi davranıp kalenin içine TV izlemeye gelmiyorsun?Kalenin duvar ve kuleleri çok hasar gördü.Stufe der Festung erhöhen- jede Stufe der Festung erhöht die Produktion um bestimmtes%.
Kale seviyelerini yükseltmek- her hale seviyesi üretimi belli bir yüzde arttırır.Ist das der Kommandant der Festung von Ansi?
Şu adam Ansi Kalesinin komutanı mı?Kalenin asıl görevi, savunma katılımcısı Osovets Snin yazdığı gibi.Kinder! Willkommen zurück auf der Festung der Vector-keit!
Vektörlükün kalesine tekrar hoş geldiniz, kızlar!Ne 7:2 Zu Befehlshabern über Jerusalem ernannte ich meinen Bruder Hanani sowie Hananja, den Kommandanten der Festung.
Neh 7:2 Kardeşim Hananiyle kale komutanı Hananyayı Yeruşalime yönetici atadım.Hast du die Verteidigung der Festung umprogrammiert, dass sie mich angreift?
Kalenin savunmasını bana saldırmaya mı programladın?Sie bauten ein Dorf in der Nähe der Quelle und der Festung von Qasr Al-Husn.
Kaynak ve Qasr Al-Husn kalesinin yakınında bir köy kurdular.Sie enthalten Elemente der Festung selbst, also so etwas wie eine Signatur.
Kalenin kendisinde bulunan elementleri içerirler, bir sanatçının mührü gibi.Nach jedem erfolgreichen Angriff fällt die Stufe der Festung nicht, es bleibt 8.
Her başarılı bir saldırı sonrası kale seviyesi yükselmez, o 8 olarak kalır.Kalenin garnizonu 4 binlerce yeniçeri ve 1.5 binlerce farklı kişiden oluşuyordu.Im letzten Jahr wurden die Mauern der Festung Europa endlich brüchig!
Geçtiğimiz sene boyunca Avrupa kalesinin duvarları sonunda çatlamaya başladı!Kosancicev Venac ist praktisch der älteste Teil von Belgrad außerhalb der Mauern der Festung Kalemegdan.
Kosančićev Venac pratikte Kalemeydan kale duvarlarının dışında Belgrad eski bölümüdür.
