Die falsche richtung Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Die falsche Richtung.
Westen ist die falsche Richtung.
Die falsche Richtung.
Sie nehme die falsche Richtung.
Yanlış yöne gidiyorsunuz.Wir kommen von Osten also wissen wir, dass wäre die falsche Richtung.
Doğu Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
Fiillerle kullanım
Es ist die falsche Richtung.
Orası ters yön.Meine Ninja-Sinne sagen, wir gehen die falsche Richtung.
In die falsche Richtung.
Oh nein, das ist die falsche Richtung!
Hayır, yanlış yöne gidiyoruz!Ja, die falsche Richtung?
Evet, yanlış yöne!O bizi yanlış yöne götürürdü.Yanlış yöne gidiyorsun, aptal inek!Kommt zurück. Das ist die falsche Richtung.
Yanlış yöne gidiyorsunuz. Gel!Burası yanlış yol, Andrey.Gehen wir.- Boss, das ist die falsche Richtung.
Lanet olsun, yanlış yöne gidiyorsunuz!Andy, ich glaube, das ist die falsche Richtung.
Andy, sanırım yanlış yöne gidiyorsun.Dur! Yanlış yönden gidiyorsun!Vielleicht ist das die falsche Richtung.
Belki de yanlış yöne bakıyoruz.Yanlış yöne gidiyorlar ve sen de bunu biliyorsun.Hey, Mikey! Das ist die falsche Richtung!
Hey, Mikey! Yanlış yöne döndün!Haben wir die falsche Richtung genommen?
Yanlış yöne gelmiş olamayız?Ich nahm die Straßenbahn zum Hauptbanof, aber das ist die falsche Richtung, wenn das Gehen nach Hannover.
Ben Hauptbanof için tramvay aldı, ama Hannover gidiş eğer yanlış yön.Nereye gidiyor o? Yanlış yöne gidiyorsun, aptal inek!Gehst du nicht die falsche Richtung?
Yanlış yöne gitmiyor musun?Burası yanlış yön!Ama bu ters yön.Öyleyse yanlış yöndesin.Benj gab mir die falsche Richtung!
Benj, bana yanlış yön gösterdi!Komutanım ama bu ters yön!
