Echt schwer Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Echt schwer.
Das ist echt schwer.
Bu gerçekten zor.Ist echt schwer, das zu vergessen: Eine A.
A artı gibi bir notu unutmak çok zor.Das wird echt schwer.
Çok zor olacak ya.Hirndaten zu überspielen ist echt schwer.
Beyinden beyine veri aktarımı…-… çok zordur.Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
echt gut
echtes geld
echte menschen
echt cool
echten namen
echte freunde
echte liebe
echter mann
echt leid
echt toll
Daha
Das ist echt schwer.
Çünkü bu aletler çok ağır.Babykleidung einzukaufen ist echt schwer.
Bebek alışverişi yapmak gerçekten zor.Das wird echt schwer werden.
Gerçekten zor olacak.Für mich war das echt schwer.
Benim için, gerçekten zor oldu.Es ist echt schwer. -Ja.
Evet. Gerçekten zor oldu.Eltern haben es manchmal echt schwer.
Bazı zamanlar ebeveyn olmak çok zor.Die ist echt schwer.- Martha! Martha!
Martha! Martha!- Bu çok ağır.Buße tun ist echt schwer.
Kefaret çok ağır şeymiş.Nein, Ist echt schwer, da'n Job zu kriegen.
Hayır, ondan iş almak çok zordur.Du machst es echt schwer.
Çünkü bunu çok zorlaştırıyorsun.Es ist echt schwer, aber schon ok. Noch mal.
Bir daha. Çok zor ama sorun değil.Das scheint… echt schwer.
Bu çok zormuş ama yahu.Ja. Es war echt schwer, das in den kleinen Becher zu kriegen.
Und ich weiß, das es echt schwer werden wird.
Ve bu çok zor olacak.Meine Kollegen zu verlassen, fällt mir echt schwer.
Dostlarımdan ayrılmak, bana çok ağır gelecek.Das könnte echt schwer werden.
Gerçekten zor olabilir.Warum auch nicht? Du machst es echt schwer.
İşi çok zorlaştırıyorsun. -Neden söylemeyesin?Das muss ja echt schwer sein.
Gerçekten zor oluyor olsa gerek.Dein Hintern mit nem Haken zu putzen ist echt schwer.
Kancalı bir el ile poponu silmek çok zordur.Am Anfang war es echt schwer zu lesen.
İlk başta gerçekten zor geldi okumak.Das weiß ich nicht. Sie machen es mir echt schwer.
Durumu benim için çok zorlaştırıyorsun. Bilmiyorum.Gilead macht es einem echt schwer, gut zu sein.
Gilead iyi biri olmayı çok zor kılıyor.Es ist echt schwer zu erklären woher wir das wissen, aber Sie müssen uns einfach vertrauen.
Bunu nasıl bildiğimizi açıklaması çok zor ama bize güvenmek Blödere Namen sind echt schwer zu finden.
İsimlerin okunuşu gerçekten zor.Wisst Ihr eigentlich, dass das langsam echt schwer wird?
Bu gerçekten çok zor olmaya başladı biliyor musun?
