EINEN KLEMPNER ne Demek Turkce - Turkce Çeviri

• bir tesisatçı
• bir muslukçu

Einen klempner Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

Ich hole einen Klempner.
Bir tesisatçı çağırırım.

Einen Klempner für eine Dusche?
Duş için tesisatçı mı çağrılır?

Wir brauchen einen Klempner.
Bir tesisatçı lazım.

Einen Klempner anzurufen ist oft teuer.
Tesisatçı çağırmak masraflı oluyor.

Sie brauchen einen Klempner.
Tesisatçı gerekiyor gibi.

Ich habe einen Klempner für dich und ich muß ihm Bescheid geben.
Sana bir tesisatçı buldum ve ona haber vermek zorundayım.

Ich rufe morgen einen Klempner.
Sabaha tesisatçı çağırırım.

Wir müssen einen Klempner oder einen Kammerjäger rufen.
Bir tesisatçı veya yok edici çağırmalıyız.

Schritt 3: Rufen Sie einen Klempner an.
Adım 4: Bir Tesisatçı Çağırın.

Rufe ich einen Klempner und bewerfe ihn mit Bargeld.- Wenn Nick geht….
Bir tamirci çağıracağım ve o çalışırken üstüne para atacağım.- Nick ayrıldığında.

Los jetzt! Ruf einen Klempner.
Tesisatçı çağır. Gidelim hadi.

Ich würde einen Klempner rufen, denn er starb gestern bei einem Brand.
Yerinde olsam bir muslukçu çağırırdım çünkü kendisi dün gece evindeki yangında öldü.

Ich glaube, du brauchst einen Klempner.
Sanırım bir tesisatçıya ihtiyacın var.

Sie hat einen Klempner geheiratet.
Bir tesisatçıyla evlendi.

Beauftragen Sie in diesem Fall einen Klempner.
Bu durumda bir tesisatçı çağırın.

Sie werden einen Klempner brauchen.
Size bir tesisatçı gerekiyor.

Es funktioniert. Yvonne rief einen Klempner?
Çalışıyor. Yvonne sıhhi tesisatçı mı çağırdı?

Hey, hast du einen Klempner gerufen?
Selam, tesisatçı mı çağırdınız?

Sie sind ungefähr so mysteriös für mich wie ein Klo für einen Klempner.
Bir tuvalet bir muslukçu için ne kadar gizemliyse sen de benim için öylesin.

Mal sollten Sie einen Klempner anrufen.
Bir Tesisatçı Aramak 5 Kez.

Wenn Sie feststellen, dass die Badewanne Abfluss verstopft ist, nicht an das Telefon laufen und einen Klempner.
Eğer küvet tahliye tıkanmış olduğunu fark ederseniz, telefon çalışmıyor ve bir tesisatçı çağırın.

Billy, lass mich einen Klempner rufen.
BiIIy, bir tesisatçı çağırırım.

Rufe ich einen Klempner und bewerfe ihn mit Bargeld.- Wenn Nick geht…- Ja.
Nick evden ayrıldığında… bir tesisatçı çağıracağım ve… çalıştıkça ona para atacağım.- Doğru.

Billy, lass mich einen Klempner rufen.
Billy, bir tesisatçı çağırırım.

Sie können jederzeit einen Klempner, aber dies ist ein einfacher Job, dass man es selbst tun.
Her zaman bir tesisatçı çağırabilirsiniz, ama bu kendiniz yapabileceğiniz kolay bir iştir.

Morgan, sie brauchen einen Klempner.
Morgan, bir su tesisatçısına ihtiyaçları var.

Ich brauche einen Klempner und eine Ballerina.
Bana bir tesisatçı ve balerin bul.

Ruf das nächste Mal einen Klempner.
Bir dahaki sefere bir tesisatçı çağır!

Gopal hat mir einen Klempner empfohlen.
Gopal bir tesisatçı önermişti.

Wenn gar nichts hilft, ruf einen Klempner an.
Bu işe yaramazsa, bir tesisatçı çağırın.