GELD SPENDEN ne Demek Turkce - Turkce Çeviri

• para vermek
• maddi bağışta bulunduğunu

Geld spenden Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

Ich ließ ihn Geld spenden.
Ona da para kazandırdım.

Sie möchte Geld spenden, aber sie will mit dir sprechen.
Para vermek istiyor ama seninle de konuşmak istiyor.

Was, der Hamas Geld spenden?
Hamasa para yollayarak mı?

Ich kann Geld spenden, coole Klamotten kaufen.
Mesela hayır kurumlarına bağış yapabilirim. Güzel kıyafetler alabilirim.

Sie können Geld spenden.
Artık para gönderebilirsiniz.

Geld spenden macht glücklich. Oder sind sie negativ verbunden?
Olumlu olarak mı bağlantılılar? Para vermek sizi mutlu eder?

Wenn ihr Geld spenden wollt.
Para vermek istemezseniz.

Würden Sie mir ein wenig Geld spenden?
Bana biraz para verir misin?

Wenn Sie uns Geld spenden möchten.
Bizlere Para Kazandırmak istiyorsanız.

Sie wollen meiner Stiftung also Geld spenden.
Vakfıma bağış yapmak istiyorsunuz demek.

Geglaubt Geld spenden zu müssen.
Parayı vermek zorunda olduğuma inanıyordu.

Du willst das wir Geld spenden?
Para vermemizi mi istiyorsun?

Teile des Gehirns verbunden mit Dopamin und Serotoninproduktion scheinen bei Menschen aktiviert zu sein, die Geld spenden.
Beynin bölümlerine bağlı dopamin ve serotonin üretimi para bağışlayan insanlarda aktif olarak görünmektedir.

Wem sollte man Geld spenden.
Kimlere para yardımı yapılır.

Viele wollen Geld spenden, um zu helfen.
Birçok kişi para yardımı yapmak istiyor.

Heißt das, er will sein Geld spenden?
Yani parasını bağışlamayı mı düşünüyor?

Ich wollte Geld spenden.
Aslında nakit parayla bağış yapmak istiyorum.

Es ist noch besser, Sie müssen nicht jede Menge Geld spenden.
Hatta daha iyi, bir sürü para vermek zorunda değilsiniz.

Mehr Geld zu verdienen bedeutet, mehr Geld spenden und mehr erreichen zu können.
Daha çok para kazanmak sosyal yardım programlarına daha çok para bağışlamak anlamına geliyor.

Du bist nicht mal verzogen, weil Deine Eltern Geld spenden!
Sen rezil de değilsin, çünkü ailen hayır kurumlarına para veriyor!

Und natürlich Geld spenden.
Bir de bağış var tabi.

Jesus beobachtet, wie die Menschen im Tempel Geld spenden.
İsa Mesih tapınaktaki bağış kutusuna para atanları izliyordur.

Du musst nicht immer Geld spenden.
Sürekli para yatırmak zorunda kalmazsınız.

Auch können die Menschen einander Geld spenden.
İnsanlar birbirlerine para gönderebiliyor.

Puristen werden Ihnen sagen, dass sie wesentlich weniger Geld spenden als ein gutes Tischspiel.
Püristler size iyi bir masa oyunundan çok daha az para bağışladıklarını söyleyecekler.

Als ich die Story vorbereitet habe, suchte ich nach Kindern, die ich vorher noch nicht fotografiert hatte. Dann sagte die"" Pearl Buck Foundation"" in Korea, dass sie mit vielen Amerikanern arbeite, die Geld spenden, um den Kindern dort zu helfen.
Hikayenin hazırlarken daha önce fotografı çekilmemiş çocuklar aramaya karar vermiştim. Pearl Buck vakfındakiler bana birlikte çalıştıkları Amerikalıların çoğunun bu çocuklar yararına maddi bağışta bulunduğunu söyledi.

Dann sagte die"Pearl Buck Foundation" in Korea, dass sie mit vielen Amerikanern arbeite, die Geld spenden, um den Kindern dort zu helfen.
Pearl Buck vakfındakiler bana birlikte çalıştıkları Amerikalıların çoğunun bu çocuklar yararına maddi bağışta bulunduğunu söyledi.

Suchte ich nach Kindern, die ich vorher noch nicht fotografiert hatte. Dann sagte die"Pearl Buck Foundation" in Korea, dass sie mit vielen Amerikanern arbeite, die Geld spenden, um den Kindern dort zu helfen.
Daha önce fotografı çekilmemiş çocuklar aramaya karar vermiştim. Pearl Buck vakfındakiler bana birlikte çalıştıkları Amerikalıların çoğunun bu çocuklar yararına maddi bağışta bulunduğunu söyledi.

Meine Eltern wollen dieser Schule viel Geld spenden.
Ailem bu okula çok para bagislayacak.

Man kann zum Beispiel einem Verein Geld spenden.
Örneğin bir yakınımıza para gönderebiliriz.