Ist brutal Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Das ist brutal.
Bu iğrençti.Dieser Kerl… er ist brutal.
Das ist brutal.
Katı olan bu.Die Musikbranche ist brutal.
Müzik sektörü acımasızdır.Das ist brutal.
Bu çok acımasız.Merci. Das Leben ist brutal.
Hayat acımasız. Teşekkürler.Das ist brutal.
Bu çok acımasızca.Das Immobiliengeschäft ist brutal.
Emlak işi acımasızdır.Krieg ist brutal.
Savaş acımasız.Armes Mädchen. Das ist brutal.
Bu çok acımasızca. Zavallı kız.Das ist brutal. Mann.
Adamım. Acımasızlık bu.Der Sommer ist brutal.
Yaz artık zalim.Politik ist brutal… und der Wettbewerb.
Siyaset çok vahşi bir şey.Das Wetter ist brutal.
Dışarıda hava çok kötü.Man könnte operieren, aber der Arzt sagt, er könnte nichts garantieren. Und die Rehabilitation ist brutal.
Ameliyat olacak ama veteriner garantisi yok dedi rehabilitasyon da acımasız.Mann. Das ist brutal.
Adamım. Acımasızlık bu.Das Spiel der Politik und der Herrschaft ist brutal.
Politika ve kraliyet oyunu çok zordur.Ach, das ist brutal.
Amanın, bu çok acımasızca.Jederzeit? Das Leben ist brutal.
Her an mı? Hayat acımasız.Eure Gattung ist brutal und primitiv!
Türünüz cani ve ilkel!Die Anfahr-Performance ist brutal!
Performans putu acımasızdır!Der Verkehr ist brutal um diese Zeit.
Şu anda trafik çok kötü.Die Welt da draußen ist brutal.
Dışarıda acımasız bir dünya var.Vinsher ist brutal, aber zuverlässig.
Wissenschaft ist brutal.
Ama bilim acımasızdır.Denk dran: Er ist brutal, gefährlich und… Da!
Şunu kesinlikle unutma, o şey acımasız ve öldürücü ve burada!Denn die Antwort ist brutal.
Çünkü bu acımasız bir cevap.Das Anfall Medikament ist brutal, aber du musst es nehmen, um zu überleben.
Nöbet ilacı acımasız ama hayatta kalabilmek için almanız gerekiyor.Aber selbst das hohe Alter ist brutal.
Ama yaşlılık bile gaddarcadır.Alter, das ist brutal.
Oğlum bu çok acımasız ya.
