KAMMERN ne Demek Turkce - Turkce Çeviri S

Isim
odalar
zimmer
raum
für bed
platz
kammer
room
saal
oda
od*
bölmeler
fächer
aufteilen
trennwand
spaltung
die aufteilung
geteilt werden
unterbreche
dividieren
odaları
zimmer
raum
für bed
platz
kammer
room
saal
odası
zimmer
raum
für bed
platz
kammer
room
saal
odalarını
zimmer
raum
für bed
platz
kammer
room
saal

Kammern Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Hier, die Kammern.
İşte, odalar.
Die Kammern wurden überrannt.
Odalar istila edildi.
Unnötige Kammern.
Gereksiz odalar.
Kammern und Börsen der Türkei-.
Türkiye Odalar ve Borsa.
Es gab dort zwei Kammern.
İçeride iki oda vardı.
Diese Kammern bieten Schutz.
Bu bölmeler size güvenlik vaadediyor.
Das Herz hat mindestens vier Kammern.
Kalbin en az dört odası vardır.
Diese Kammern bieten Sicherheit.
Bu bölmeler güvenlik için bulunuyor.
Das Herz hat zwei obere und zwei untere Kammern.
Kalbin üst ve alt iki odası vardır.
Diese Kammern bieten Sicherheit.
Bu bölmeler size güvenlik vaadediyor.
Sie hatte auch ein Loch zwischen zwei Kammern.
Ayrıca iki oda arasında bir delik vardı.
Union der Kammern und Börsen der Türkei.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği.
Ein normales Herz hat zwei obere und zwei untere Kammern.
Normal bir kalbin iki üst ve iki alt odası vardır.
Wie viele Kammern hat das menschliche Herz haben?
İnsan kalbinde kaç oda vardır?
Die Versiegelung zwischen den Kammern brach zusammen und.
Odalar arasındaki manyetik mühürler çökmüş.
Machen Sie Kammern für Hunger- und Kontrollbehandlungen.
Açlık ve kontrol tedavileri için oda olun.
Wenn ich fünf Tore passiere, gelange ich… zu vier Kammern.
Dört oda çıktı. Konutunuzdan başlayıp beş kapı geçince karşıma.
Wir haben alle Kammern im Ost-Turm durchsucht.
Doğu kulesinin bütün odalarını aradık.
Wenn er auf euch verzichten kann, wir brauchen Hilfe bei zwei weiteren Kammern.
Gelebilirseniz iki oda daha için yardıma ihtiyacımız var.
Mein Herz hat mehr Kammern als ein Bordell, Ricardo.
Kalbimin bir genelevden daha fazla odası var Ricardo.
Die Kammern sind von allen Seiten von gesonderten Kraftfeldern umgeben.
Odalar her yönden ayrı güç alanlarıyla çevrelenmiştir.
Ab diesem Zeitpunkt sicher, dass die Kammern mit Puffer gefüllt bleiben.
Bu noktadan sonra, odaları tampon dolu kalır emin olun.
Zwei Obere Kammern genannt Vorhöfe(eines Davon ist ein Atrium).
Atria denilen iki üst oda( bir atriyum denir).
Schließlich bevorzugten seine Nachkommen Khafren undMikerin unterirdische Kammern.
Sonuçta, torunları Khafren ve Mikerin,yeraltı odalarını tercih ettiler.
(1) Die Kammern haben Verzeichnisse der Mitglieder zu führen.
( 1) Odalar üye kayıtlarını takip etmekle yükümlüdür.
Im erigierten Zustand füllt der Penis mit Blut, im wesentlichen füllen diese drei Kammern.
Bir dik durumda penis aslında bu üç odası doldurma kan ile doldurur.
Dunkle Kammern eines Verlieses- ein Ort für die wahren Abenteurer.
Bir zindanın karanlık odaları- gerçek maceracılar için bir yer.
Jüngste Studien haben mikrofluidischen Kammern statt dieser compartmented Kammern verwendet.
Son çalışmalar, mikroakışkan odaları bu kompartman odaları yerine kullandık.
Kammern auf jeder Arm Durchblutungsförderung pressotherapy für Klinik.
Her kolda 2 oda Klinik için kan akışını destekleyici pressotherapy.
Ventrikel- die beiden unteren Kammern; Einen linken Ventrikel und einen rechten Ventrikel.
Ventriküler: iki alt oda; Bir sol ventrikül ve bir sağ ventrikül.
Sonuçlar: 129, Zaman: 0.0466

En çok sorulan sözlük sorguları

Almanca - Turkce