Konzentration Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Einigkeit. Konzentration.
Konzentration muss sein….
Kraft, nicht Konzentration.
Güç, konsantrasyon değil.Konzentration, nicht Kraft.
Konsantrasyon, kuvvet değil.Sammlung, Konzentration(samadhi).
İnsanlar da tercüme ediyor
Konzentration auf falsche Dinge.
Schnell die Konzentration verlieren.
Konzentration nur auf Technik.
Sadece teknolojiye odaklanmak.Ich tue es auch zur Konzentration.
Aynı zamanda odaklanmak için de yaparım.Konzentration auf schöne Dinge.
Sadece güzel şeylere odaklanmak.Ich geh in dich rein. Konzentration.
Odaklanabilir miyiz?- İçine giriyorum.Konzentration, nicht Kraft.
Konsantrasyon önemli olan, güç degil.Sei nicht so egoistisch. Konzentration.
Odaklanabilir miyiz? Bencil davranma.Konzentration auf das Spiel ist schwierig.
Oyuna konsantre olmak çok zor.Fünf Mandeln für Konzentration und Stärke.
Konsantrasyon ve güç için beş badem alın.Konzentration, bitte. Ich geh in dich rein.
Odaklanabilir miyiz?- İçine giriyorum.Ich verstehe, wie wichtig Konzentration ist.
Konsantrasyon gerektiğini çok iyi anlıyorum.Jd Konzentration Internationales Recht Ehrt.
Das Geheimnis beim Blasen ist Konzentration.
Sırrı konsantre olmaktır. Saksofon çekmenin.Konzentration: 0,3% Chlordioxid, gebunden an Wasser.
Yoğunlaşma:% 0.3 klor dioksit, suya bağlı.Du bist zum Trainieren hier. Konzentration, Roan.
Konsantre ol Roan. Antrenmana çıkıyorsun.Der Kran verlangt Konzentration, Schnelligkeit und Muskel-Kraft.
O vinç konsantrasyon, hız ve… kas gücü geretiriyor.Die Arbeit verdient volle Konzentration.
Çalışmanın tüm konsantrasyon gerektigini düşünüyor.Aber die Konzentration auf das Negative macht uns nur negativ.
Fakat olumsuzluklara odaklanmak, bizi sadece olumsuz yapar.Lässt Dark Schneiders Konzentration etwa nach?
Kara Schneiderın konsantrasyonu zayıflıyor mu yoksa?Konzentration in der Luft minimal. Dampfdichte akzeptabel.
Havadaki konsantrasyon minimum. Buhar yoğunluğu kabul edilebilir.Das ist etwas kompliziert. Man braucht Konzentration.
Biraz konsantrasyon gerektiriyor. Şununla uğraşıyorum.Aber die Konzentration auf Lärm machte sie nur empfindlicher.
Ancak gürültüye odaklanmak onu daha gürültüye karşı daha duyarlı yaptı.Wie man die ultimative Kraft der Konzentration erlangen kann.
Mutlak konsantrasyon gücünü nasıl… elde edebilirsiniz.Atorvastatin Konzentration erreicht ein Maximum nach einer Stunde oder zwei.
Atorvastatin konsantrasyonu bir iki saat sonra bir maksimuma ulaşır.
