KRÄFTIGER MANN ne Demek Turkce - Turkce Çeviri

Kräftiger mann Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Ich bin ein großer, kräftiger Mann.
Ben iri ve cüsseli bir adamım.
Nur ein kräftiger Mann kann das ausrichten.
Bunu ancak iriyarı bir adam yapar.
Also keine Frau? Ein kräftiger Mann.
O hâlde kadın değil. Güçlü biri.
Kräftiger Mann wird mit der Trommelmusik tanzen.
Güçlü bir adam davul ritmi ile dans edecek.
Wissen Sie, Sie sind ein kräftiger Mann.
Biliyor musun? Çok kalın bir adamsın.
Sie sind ein kräftiger Mann, Maurice Linklater.
Sen de güçlü bir adamsın, Maurice Linklater.
Ich wirke nicht als ein kräftiger Mann.
Sert adam olarak görünmek için çalışmıyorum.
Nur ein kräftiger Mann kann das ausrichten. Mit niemandem.
Bunu ancak iriyari bir adam yapar. Kimse.
Er war schließlich ein junger, kräftiger Mann.
Ne de olsa genç ve kuvvetli bir adamdı.
Ein kräftiger Mann wird mit der Trommelmusik tanzen?
Güçlü bir adam davul ritmi ile dans edecek… Öyle mi yapmalıyız?
Miss Scoville ist kein großer, kräftiger Mann.
Benim mazeretim var, Bayan Scoville Güçlü bir erkek değil.
Ein großer, kräftiger Mann hätte ihn stoßen können.
Reverend Peabody küçük birisiydi, Güçlü birisi onu trenden atmışta olabilir.
Ich habe ein Alibi. Miss Scoville ist kein großer, kräftiger Mann.
Benim mazeretim var, Bayan Scoville Güçlü bir erkek değil.
Ein kräftiger Mann müsste schon richtig zufassen, um diese Kugel hochzuheben.
O top güçlü bir adamın iki eliyle anca kaldırabileceği kadardır.
Wie ein Affe des Jongleurs, wenn das Leben die Musik spielt. Ein kräftiger Mann wird mit der Trommelmusik tanzen.
Güçlü bir adam davul ritmi üzerinde dans edecek… hayat kendi müziğini çalarken hokkabazın maymunu gibi.
Ein kräftiger Mann wird mit der Trommelmusik tanzen wie ein Affe des Jongleurs, wenn das Leben die Musik spielt.
Güçlü bir adam davul ritmi ile dans edecek… hayat müziğini çalarken hokkabazın maymunu gibi.
Alle kräftigen Männer werden gebeten, mit anzupacken und Holz für die Lok zu laden.
Bütün sağlam erkeklerin inip trenin kazanı için odun yüklememize yardımcı olmasını istiyoruz.
Um es zu bergen, benötigen wir 1.000 kräftige Männer.
Suyu çıkartmamız için 1.000 güçlü, kuvvetli kişiye ihtiyacımız var.
Die Schultern des kräftigen Mannes beben.
Güçlü bir erkeğin omzunu arıyorum.
Ältere oder kräftige Männer können ihre Knöchel halten.
Yaşlı veya şişman erkekler ayak bileklerini tutabilirler.
Sie sind die kräftigsten Männer hier.
Buradaki en sağlıklı adamlar onlar.
Kräftige Männer fehlten.
Güçlü kuvvetli erkekler eksikti.
Ich brauche eure kräftigsten Männer.
Bütün güçlü adamları toplayın.
Nur kräftige Männer!
Sadece güçlü adamlar!
Wir sind beide kräftige Männer in der Blüte unseres Lebens.
İkimizde en güzel çağımızda kuvvetli adamlarız.
Ein Anruf von Ihnen und die Polizei schickt ihre kräftigsten Männer mit Hacken und Schaufeln.
Tek aramanla polisler, kazma kürekli en güçlü adamlarını bir çırpıda buraya gönderdiler.
Kräftige Männer für Mr. Boss' Problem.
Bay Patronun sorununu çözmek için güçlü adamlar.
Am Freitag veröffentlichen nur zwei kräftige Männer ein Lied, heißt es in der Bildunterschrift auf zwei Fotos.
Cuma günü, sadece iki iriyarı adam bir şarkı yayınladı, diyor iki fotoğrafta başlık.
Sonuçlar: 28, Zaman: 0.0448

"kräftiger mann" nasıl bir cümlede kullanılır

Auf fast allen sieht ein kräftiger Mann in die Kamera.
Der Täter wird als kräftiger Mann mit blonden Haaren beschrieben.
Ein kräftiger Mann mit Bart und tiefer Stimme, der Geborgenheit ausstrahlt?
Im Hintergrund war ein kräftiger Mann gerade dabei die Tür einzutreten.
Er war ein kräftiger Mann mit Glatze und bösen scharfen Augen.
Ein kräftiger Mann in einem roten T-Shirt ist darauf zu sehen.
Ulanenregiment in Lyck gedient; er sei ein gesunder, kräftiger Mann gewesen.
Ein großer, kräftiger Mann mit vollem, gewelltem Haar und dunkelbraunen Augen.
Ein großer, kräftiger Mann mit kahlem Schädel erschien in der Tür.
Neben mir saß ein kräftiger Mann und schwitzte vor sich hin.

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Almanca - Turkce