Lügst Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Du lügst.
Sie sagen: Du lügst.
Sen yalan söylüyorsun, dediler.Du lügst.
Das sagst du immer, wenn du lügst.
Yalan söylediğin zaman böyle dersin sen.Du lügst doch!
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
Zarflarla kullanım
Aber du lügst.
Du lügst nicht.
Yalancı değilsin.Vater, du lügst.
Sen bir yalancısın, Baba.Du lügst, Drachen!
Yalan bu, Ejderha!Weil du lügst.
Du lügst gut.
Sen de iyi bir yalancısın.Sam! Sag mir einfach, dass du nicht lügst.
Sana hiç yalan söyler miyim? Sam.Du lügst.
Sen yalancının tekisin.Er lügt nicht, du lügst.
O Warum lügst du,?
Sen neden söylüyorsun?Du lügst, du Schreibstuben-Hengst!
Seni yalancı piç!Und du lügst oft?
Sen… Çok yalan söylermisin?Du lügst, da ist keiner.
Yalan atma. Yok işte.Die Jury soll nicht denken, du lügst.
Jürinin seni yalancı görmesini istemezsin.Du lügst.
Ağzından çıkan her şey yalan.Ich mache dich fertig, wenn du noch mal lügst.
Bir daha yalan atarsan seni vururum.Du lügst, Whipper.
Sen bir yalancısın, Whipper.Das hast du schon so oft gesagt. Du lügst.
Aynı şeyleri yüz kez söyledin, sen bir yalancısın.Du lügst. Du lügst.
Yalancısın. Yalancısın sen.Echt nett. Wir wissen, dass du lügst.
Senin yalancı olduğunu zaten biliyorduk.- Gerçekten güzel.Warum lügst du deine Frau an?
Niye karına yalan sövledin?Ehrlich gesagt, bin ich mir unsicher. -Du lügst.
Yalan söylüyorsun… Doğrusunu istersen, çok emin değilim.Du lügst wie alle Hamiltons.
Sen de yalancı bir Hamiltonsın.Sie wusste auch, dass du dealst, lügst und betrügst.
Senin zehir taciri, yalancı ve eşini aldatan biri olduğunu da biliyordu.Du lügst genauso wie er.
Sen de aynen onun gibi yalancının tekisin.
