Liest Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Wer liest das?
Liest du meine Gedanken?
Der Chef liest langsam.
Das weiß jeder, der Zeitung liest.
Wer liest jetzt?
Combinations with other parts of speech
Er arbeitet hart und liest viel.
Çok çalışır ve çok okur.Barch liest Gesichter.
Barch yüz okur.Manches reiche Kind liest.
Plutarhos okuyan zengin bir çocuktan.Was liest du da?
Gene ne okuyorsun sen?Das weiß jeder, der Zeitung liest.
Gazeteleri okuyan herkes bilebilir.Also liest du gern?
Du weißt, wie man diesen Kompass liest.
Bu pusulayı okumayı biliyor musunuz?Mein Vater liest nur.
Benim babam sadece okur.Jeder liest was ich schreibe.
Her yazdığımı okuyan.Tatsächlich?- Du liest nicht viel?
Okur değilsin öyleyse? Gerçekten mi?Man liest und vergisst sie.
İnsanlar okuyor ve unutuyor.Ich wollte, dass du ihn als Erste liest.
İlk okuyan sen ol istediğim için sana kanıt gönderiyorum.Wer? -Was liest du da?
Ne okuyorsun sen? Kimin?Wer liest jetzt Gedanken, Euer Ehren?
Şimdi kim akıl okuyor Sayın Yargıç?Sie spricht mit deinen Worten, liest deine Gedanken.
Senin kelimelerinle konuşuyor, aklını okuyor.Sehr… Liest du gern?
Okumayı sever misin?- Çok?Du wirst einen Apparat erfinden, der für Blinde Bücher liest.
Körler için kitap okuyan bir makine icat edeceksin.Der Typ liest die Menükarte.
Menüyü okuyan adam.MacGyver, wenn du das hier liest, werde ich fort sein.
Wie liest man Bücher am Telefon?
Telefondan kitap okuma nasıl olur??Wisst ihr, wegen des… Liest denn keiner X-Men?
Keiner liest das und denkt an seine eigentlichen Verbrechen.
Bunu okuyan kimse onun gerçek suçlarını düşünmeyecek.Richard liest eine Karte.
Richard bir harita okuyor.Nun liest Material elektronisch in Form eines eBook präsentiert.
Şimdi, okuma materyali elektronik olarak bir eBook şeklinde sunulmaktadır.Camila liest also Gedichte.
Yani Camila şiir okuyor.
