Litauer Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Sie sagen:"Litauer".
Litauer leben im Ausland.
Weißrusse und Litauer.
Belaruslar ve Litvanyalılar.Litauer leben im Ausland.
Yurt dışında yaşayan Litvanyalılar.Einmal fragte mich ein Litauer.
Bir kez Litvanyalı bana sordu.Diese Litauer und ihre Eiswürfel.
Litvanyalılar ve o büz küpleri.Armer Idiot. Der Litauer ist tot.
Litvanyalı ölmüş. Aptal herif.Der Litauer kehrte geschockt zurück.
Litvanyalı şok içinde döndü.Armer Idiot. Der Litauer ist tot.
Aptal herif. Litvanyalı ölmüş.Litauer lieben ihre Nationalflagge.
Litvanyalılar ulusal bayrağını severler.Es gibt keine Litauer so hoch im Norden.
Bu ücra Kuzeyde Litvanyalı yoktur.Nach derzeitigem Ermittlungsstand hat der Litauer.
Araştırmanın sonuçlarına göre Litvanyalı.Und der Litauer. Den ihr verhaftet habt?
Peki tutukladığınız Litvanyalı ne oldu?In diesem Moment kam ein Litauer auf mich zu.
Şu anda bir Litvanyalı bana yaklaştı.Für die Litauer bliebt dies nicht folgenlos.
Litvanyalılar için böyle bir şey düşünülemez bile.Basketball wird als die„zweite Religion der Litauer“ bezeichnet.
Basketbol için Litvanyalılar“ ikinci dinimiz” derler.Wir suchen einen Litauer. Jonas Malakauskas.
Litvanyalı birini arıyoruz, adı Jonas Malakauskas.Der Litauer hat ihn angeblich nie vorher gesehen.
Litvanyalıya sordum fakat hayatında görmemiş onu. Dediğine göre.Das dürfen die Litauer nie vergessen.
Bunu Litvanyalılar hiçbir zaman unutmadılar.Jedenfalls kam Hjörtur mit der Fähre aus Dänemark. Wie der Litauer.
Hjörtur feribota Kopenhagda binmiş, Litvanyalı da aynı şekilde.Sie wollten dem Litauer eine Chance geben, zu entkommen.
Litvanyalıya kaçması için bir fırsat vermek istedin.Gramm.- Wir haben unser Lächeln behalten, und der Litauer fuhr fort.
Gram.- Gülümsemelerimizi koruduk ve Litvanyalılar şöyle devam etti.Du glaubtest, der Litauer kannte jemanden im Hotel.
Litvanyalının otelden birini tanıyor olabileceğini söylemiştin.Einen früheren Golden-Glove-Champion aus Cleveland,halb Litauer, halb Ire.
Eski Cleveland Altın Eldiven şampiyonu,yarı Litvanyalı yari İrlandalı.Sie wollten dem Litauer eine Chance geben, zu entkommen. -Quatsch!
O Litvanyalıya kaçma fırsatı verdin resmen. Saçmalık!Mitzy von Schneiden,Sängerin aus den 1920ern. Ihre Mutter war Lettin und ihr Vater Litauer.
Mitzy Von Schneiden.1920lerden annesi Letonyalı, babası Litvanyalı bir şarkıcı.Wie der Litauer. Jedenfalls kam Hjörtur mit der Fähre aus Dänemark.
Hjörtur feribota Danimarkadan binmiş, Litvanyalı da aynı şekilde.Nach Wiedererlangung der Unabhängigkeit haben die Litauer ihr Land entschlossen entwickelt.
Litvanyalılar bağımsızlıklarını yeniden kazandıktan sonra ülkelerini büyük bir sabırla kalkındırdı.Die Litauer stimmen zugleich in einem nicht bindenden Referendum über den Bau eines Atomkraftwerkes ab.
Litvanyalılar genel seçimlerin yanısıra, bağlayıcı olmayan bir nükleer santral referandumu için de sandık başına gidiyor.Im Laufe der Geschichte lebten hier Karaims,Tataren, Litauer, Russen, Juden und Polen.
Trakainin tarihi boyunca şehirde Karaylar,Tatarlar, Litvanyalılar, Ruslar, Yahudiler ve Polonyalılar yaşamıştır.
