Narbe Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Diese Narbe.
Die Narbe ist noch frisch.
Diese Narbe.
Eine Narbe aus einem Kampf?
Bir savaş yarası mı?Schicke Narbe.
Güzel yara izi.
İnsanlar da tercüme ediyor
Diese Narbe. Diese Schnelligkeit.
Bu yara izi… bu hız.Dieselbe Narbe.
Aynı yara izi.Narbe im Gesicht, oder so was.
Yüzünde yara filan kalmış.Du meinst die Narbe?
Keine Narbe. -Genau.
Yara yok.- Aynen öyle.Siehst du die Narbe?
Şu izi görüyor musun?Diese Narbe kennst du natürlich.
Bu yarayı biliyorsun, tabii.Wir haben dieselbe Narbe.
İkimizde de aynı iz var.Er hatte eine Narbe im Gesicht.
Yüzünde bir iz vardı.Meinst du, da bleibt eine Narbe?
Sence izi kalır mı?Verdammt, diese Narbe! Verdammt!
Kahretsin, bu yara! Kahretsin!Der mit der…- Ihr Freund. Narbe.
Arkadaşın, yara izi olan.Eine Narbe wird sowieso bleiben.
Mükemmel olmadı, iz kalabilir.Wow, hübsche Narbe.
Yara izin güzelmiş. Vay canına.Keine Narbe, okay.- Hinsetzen.- Okay.
Yara izin yok, tamam. -Otur.Willst du die Narbe sehen?
Yarayı görmek ister misin?Der Schütze hatte keine Narbe.
Zanlının elinde yara izi yoktu.Diese Narbe habe ich schon mal gesehen.
Bu izi daha önce bir yerde görmüştüm.Siehst du diese Narbe? Ok.
Bu yarayı görüyor musun? Tamam.Ist die Narbe auf seiner Schulter von Ihnen?
Omzundaki tuhaf yarayı sen mi yaptın?Wir alle haben dieselbe Narbe!
Die Haut reißt auf und diese Narbe wird ein Teil unserer Geschichte.
Tenin yırtılır ve o iz hikayenin bir parçası olur.Woher hat er sonst die Narbe?
O yarayı başka nerede almış olabilir?Ohne diese Narbe wäre ich ein guter Schauspieler geworden. -Halt den Mund.
Kapa çeneni. Bu yara olmasa büyük bir oyuncu olabilirdim.Und er… Er hatte eine Narbe im Gesicht.
Yüzünde de bir iz vardı.
