Pessimismus Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Nennt es Pessimismus.
Buna‘ pesimizm deniyor.Pessimismus führt zu Schwäche.
Kötümserlik, zayıflığa yol açar.Man nennt das Pessimismus.
Buna‘ pesimizm deniyor.Sein Pessimismus ist ansteckend.
Onun kötümserliği bulaşıcıdır.Wir brauchen keinen Pessimismus.
Karamsarlığa ihtiyacımız yok.Der Pessimismus muss überwunden werden!
Bu pesimizmin aşılması gerekmektedir!Es ist zu früh für Pessimismus.
Karamsar olmak için çok erken.Schopenhauers Pessimismus zu bleiben?
Önemsenmiş Schopenhauerın karamsarlığı( pessimisme)?Es ist nicht nur Akzeptanz oder Pessimismus.
Bu basit bir kabullenme veya kötümserlik değil.Pessimismus führt zu Schwäche, Optimismus zu Kraft.«.
Kötümserlik zayıflığa, iyimserlik güce yol açar.”.Woher nehmen Sie den Pessimismus?
Peki insanlar Pesimizmi nerden alırlar?Pessimismus führt zu Schwäche. Ich bin bereit zu sterben.
Es ist nicht nur Akzeptanz oder Pessimismus, nein.
Bu basit bir kabulleniş veya karamsarlık değil, hayır.Pessimismus führt zu Schwäche. Ich bin bereit zu sterben.
Gitmeye hazırım. Karamsarlık zayıflığa yol açar.Ich werde Ihren Pessimismus nicht dulden, Inspektor.
İzninizle. Karamsarlığa müsamaha göstermem, Müfettiş.Pessimismus wurde genauso trainiert wie Optimismus.
Pesimizm, tıpkı optimizm gibi indirgenmiş bir ideolojidir.Wir müssen auch Pessimismus behandeln. Was, Raimunda?
Bu kötümserliği de tedavi etmeliyiz, değil mi Raimunda?Ein weiterer tödlicher Fehler des Buddhismus ist seine falschen Pessimismus.
Budizmin bir diğer ölümcül hatası yanlış pesimizmidir.Julie mochte, wie sein Pessimismus seiner Frohnatur Tiefe verlieh.
Julie bu karamsarlığın onun neşeli doğasına… kattığı derinliği seviyordu.Die Entrüstung ist das Vorrecht der Tschandala; der Pessimismus desgleichen.
Kızgınlık şandalanın ayrıcalığıdır; aynı şekilde, karamsarlık da.Julie mochte, wie sein Pessimismus seiner Frohnatur Tiefe verlieh.
Derinlik katmasını seviyordu. Julie bu karamsarlığın onun neşeli doğasına.Pessimismus und mangelndes Selbstwertgefühl sind ebenfalls bestimmende Faktoren.
Karamsarlık ve öz saygı eksikliği de belirleyici faktörlerdir.Lernoptimismus: Ein überraschender Weg, den Pessimismus zu überwinden.
İyimserlik Öğrenme: Kötümserliğin Üstesinden Gelmenin Şaşırtıcı Yolu.Hier ist Pessimismus notwendig- und kann einfach Realismus sein.
Karamsarlığın gerekli olduğu yer burasıdır- ve aslında basitçe gerçekçilik olabilir.Ich bin von allem etwas: Hass, Bewegung,Wut, Pessimismus und noch mehr.
Ben biraz hepsindenim: nefret, hareket,öfke, karamsarlık ve daha fazlası.Fälschlich„Pessimismus“ statt„Optimismus“ sagen, und das wäre ein gravierender Fehler.
Iyimserlik” yerine yanlışlıkla“ kötümserlik” diyebilirim ve bu ciddi bir hata olur.Keine leichte Entscheidung, wessen nihilistischer Pessimismus dich fröhlicher stimmen könnte.
Hangisinin nihilist pesimizmi seni daha mutlu eder karar veremedim.Er sagte, dass„Pessimismus, wenn man sich daran gewöhnt hat, so angenehm ist, wie Optimismus“.
Kötümserlik, buna alıştığınız zaman, iyimserlik kadar hoş olabilir.” demiştir kendisi.Aber wenn ich einen film mache,möchte ich meinen pessimismus nicht auf kinder übertragen.
Ama filmi yaparken,çocukların üstüne karamsarlığımı yansıtmak istemem.Nein. Nein, ich habe meinen Pessimismus nicht verloren. Aber Sie sind wie eine Oase in trostloser Wüste.
Hayır, hayır, kötümserliğimi kaybetmedim, ama sen amansız bir çöldeki vaha gibisin.
