Picknicken Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Wir gehen picknicken.
Wir Picknicken aber nicht.
Mia geht picknicken!
Maria pikniğe gidiyor!Zu picknicken, Herr Hauptmann.
Piknik için, efendim.Wir könnten picknicken.
Piknik yapabilirdik.Picknicken ist nicht erlaubt.
Pikniğe izin verilmeyecek.Ein Ort zum Picknicken.
Piknik için bir yer.Geht klar. 15 große Scheine pro Tag, und am Ende gehen wir zusammen picknicken.
Bittiğinde hepimiz pikniğe gideriz. 15 büyük bir gün.Wir gehen picknicken!
Haydi Pikniğe Gidiyoruz!Eines Tages war er mit Frau und Kindern picknicken.
Bir gün karısını ve çocuklarını pikniğe götürür.Wenn wir picknicken gehen.
Mesela pikniğe gitsek.Ein ruhiges Plätzchen zum Picknicken.
Piknik için sessiz bir yer.Frühstück picknicken im Garten!
Bahçede piknik masasıyla kahvaltı!Es gibt viele Möglichkeiten zum picknicken.
Piknik için çok seçenek var.Wir gehen picknicken, zu Ballspielen.
Beraber pikniğe, maçlara gideriz.Einen Platz zum Picknicken.
Piknik için bir yer.Sie und Martin sind picknicken gegangen. Gestern, etwa gegen Mittag.
Şey, Martinle pikniğe gittiler öğle civarı… dün.Ich möchte hier picknicken.
Burada piknik yapardım.Ich kann im Park picknicken, ein Sonnenbad nehmen und surfen.
Parkta piknik yapabilirim. Kumsalda güneş banyosu. Belki sörf.Mist. Wir fahren picknicken.
Pikniğe gidiyoruz. Bok.Picknicken. Für eine Überraschungsparty für ein paar Mädels.- Picknicken.
Piknik.- Kızlar için piknik yeri arıyoruz.Die wollen hier picknicken.
Burada piknik yapacaklar.Du und ich, wir können an unserem aIten PIatz picknicken.
Senle ben, eski yerimizde piknik yapabileceğiz.Auf der Terrasse picknicken.
Terasta piknik yapacağız.Bringst Käse und Wein mit, als wollten alte Freunde picknicken.
Pikniğe giden eski arkadaşlar gibi peynir ve şarap getirmen ne oluyor?Kolbertum bedeutet nicht Picknicken gehen.
Kolberlik pikniğe gitmek değildir.Wenn du willst, hol ich auf dem Rückweg was zu essen, und wir picknicken.
İstersen öğle yemeğini alıp… buraya gelirim ve biz de pikniğe gideriz.Ist sehr praktisch, wenn man picknicken geht.
Pikniğe falan gitmek çok rahat oluyor.Und was machst du dann hier? Bringst Käse und Wein mit, als wollten alte Freunde picknicken.
O halde pikniğe giden eski dostlarmışız gibi peynir ve şarap getirerek burada ne yapıyorsun?Meinen sie nicht? zum picknicken.
Piknik için güzel mekân, değil mi?
