PRAKTIKABILITÄT ne Demek Turkce - Turkce Çeviri S

Sıfat
Isim
pratiklik
praktisch
praxis
üben
übung
praktikabel
praxisnah
praktizierende
uygulanabilirlik
pratikliği
praktisch
praxis
üben
übung
praktikabel
praxisnah
praktizierende

Praktikabilität Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Mobilität Und Praktikabilität Für Ihren Garten.
Bahçeniz Için Mobilite Ve Pratiklik.
Europäische Kappe: foreign Minimalismus und Praktikabilität.
Avrupa kap: yabancı minimalizm ve pratiklik.
Dieses Shirt ist Praktikabilität und Universalität.
Bu gömlek pratik ve evrenseldir.
Praktikabilität hat sich mit dem Ingenieurwissen weiterentwickelt.
Mühendislik geliştikçe pratiklik de gelişti.
Logische Konsequenz und Praktikabilität des Studienprogramms;
Çalışma programının mantıksal sonucu ve pratikliği;
Eiweiß in der Flasche: Vorteil,Bequemlichkeit und Praktikabilität.
Şişede yumurta akı: fayda,rahatlık ve pratiklik.
Ageless Praktikabilität oder ein Tisch mit drei Beinen von IKEA.
Eskimeyen pratiklik veya IKEA üç ayaklı bir masa.
Relin- die perfekte Kombination aus Sicherheit und Praktikabilität.
Relin- güvenlik ve pratiklik mükemmel kombinasyonu.
Rahmenlose Möbel- universelle Praktikabilität im Innenraum(24 Fotos).
Çerçevesiz mobilyalar- iç mekanda üniversal pratiklik( 24 fotoğraf).
Bright und eine stilvolle Lösung kombiniert Schönheit und Praktikabilität.
Parlak ve şık bir çözüm güzellik ve pratikliği birleştiriyor.
Praktikabilität- bei Bedarf kann ein Teil des Hauses leicht umgeplant werden.
Pratiklik- Gerekirse, evin bir kısmı kolayca yeniden düzenlenebilir.
Der Boden im Bad sollte eine Kombination von Schönheit und Praktikabilität.
Banyo döşemesi, güzellik ve pratikliğin bir karışımı olmalıdır.
Diese Weste ist Praktikabilität und Universalität, und es ist unser Hauptstil.
Bu yelek uygulanabilirlik ve evrenselliktir ve bizim ana tarzımızdır.
Die Erscheinung wird harmonisch sein, und die Praktikabilität leidet überhaupt nicht.
Görünüm uyumlu olacak ve pratiklik hiç acı çekmeyecek.
Diese Weste ist Praktikabilität und Universalität und es gibt ein reflektierendes Band auf der Kappe.
Bu yelek pratiklik ve evrenselliktir ve kapakta bir yansıtıcı bant vardır.
Nach der Renovierung wurde Reno Kengo ein Autoerhöhte Praktikabilität.
Reno Kengo yenilendikten sonra bir araba haline geldi. Yani pratiklik arttı.
Beide Videos konnten die Praktikabilität des„angeblichen“ Exploits nicht demonstrieren.
Her iki video da“ iddia edilen” istismarın uygulanabilirliğini göstermedi.
Ja, und Schönheit ist nicht immer Nachbarn mit Haltbarkeit und Praktikabilität.
Evet, güzellik her zaman dayanıklılık ve pratiklik ile komşu değildir.
Es ist wichtig, dass der Korridor die Praktikabilität und schönes Aussehen zusammengefügt hat.
Koridor pratikliği ve güzel bir görünüm birleştirdiklerini olması önemlidir.
Dieser Schuh verkörpert unglaubliche Bequemlichkeit und unvorstellbare Praktikabilität.
Bu ayakkabı inanılmaz rahatlık ve düşünülemez pratiklik sunuyor.
Der Vorteil von Überseemodellen ist die Praktikabilität und die Betonung von Weiblichkeit und Zerbrechlichkeit.
Yurtdışı modellerin avantajı, kadınlık ve kırılganlığın pratikliği ve vurgulanmasıdır.
Eine Expertengruppe prüfte die 20 Optionen punkto Folgen und Praktikabilität.
Bir grup uzman, rapordaki 20 seçeneği sonuçlar ve uygulanabilirlik açısından inceledi.
Aber in diesem Fall ist es wichtig zu berücksichtigen, die Praktikabilität der äußeren Beschichtung des Materials selbst.
Ancak bu durumda dikkate almak önemlidir pratiklik dış kaplama malzemenin kendisi.
Auch, sie sind in ihrer humanizing spezielle design,nutzen und praktikabilität.
Ayrıca, Onlar özeldir onların tasarım insancıllaştırmak,kullanışlılığı ve pratiklik.
Praktikabilität Unpraktisch, in der Regel beim Kochen einer großen Anzahl von Gerichten verwendet Täglich verwendet.
Pratiklik Pratik değil, kural olarak, çok sayıda yemek pişirme durumunda kullanılır Günlük kullanılan.
Gerade Haarform ist aufgrund seiner Einfachheit und Praktikabilität am gebräuchlichsten.
Düz saç şekli basitliği ve pratikliği nedeniyle en yaygın olanıdır.
Treffen einer Wahl für einen bestimmten Stil müssen,denken wir zuerst über Funktionalität und Praktikabilität.
Belirli bir stilin lehine bir seçim yapma,öncelikle fonksiyonellik ve pratiklik düşünmek gerekir.
Deutsche inhärente Praktikabilität und Wirtschaft, dies undDie Tatsache einer solch engen Farbpalette in Schuhen wird erklärt.
Almanlar doğada pratiklik ve ekonomi, bu veayakkabılarda böyle bir dar renk paletinin gerçeği açıklanmaktadır.
Diese Art von Weste ist in V-Form gestaltet und es ist Praktikabilität und Universalität.
Bu tarz yelek V şeklinde tasarlanmış olup pratiklik ve evrenselliktir.
Bei all unseren Produkten garantieren wir nicht nur jederzeit die beste Qualität und Praktikabilität.
Ürünlerimizin tamamında yalnızca her zaman en iyi kaliteyi ve uygulanabilirliği garanti etmiyoruz.
Sonuçlar: 51, Zaman: 0.032
S

Praktikabilität eşanlamlıları

zweckmässigkeit Anwendbarkeit Brauchbarkeit Eignung Einsetzbarkeit Nützlichkeit Durchführbarkeit

En çok sorulan sözlük sorguları

Almanca - Turkce