Tür Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Keine Tür.
Die Tür ist offen.
Kapısı açık.Er öffnet eine Tür.
Bir kapı açar.Und die Tür ist offen.
Ve kapısı açık.Sie sehen eine Tür.
Bir kapı göreceksiniz.Combinations with other parts of speech
Die Tür, Luke! Komm!
Es ist eine Tür, Sol!
O bir kapı, Sol!Die Tür zur Krankenstation ist verschlossen.
Revirin kapısı kilitli olur.Ich trat die Tür ein.
Kapıya tekme attım.Die Tür zum Grünen Block wird nachgeben.
Yeşil Blokun kapısı delinmek üzere.Ich fühle eine Tür.
Bir kapı hissediyorum.Nur die Tür fehlt noch.
Sadece kapısı eksik.Diese Wand könnte eine Tür sein.
Bu duvar bir kapı olabilir.Kannst du die Tür verschließen?
Es fäIIt immer runter, wenn man die Tür öffnet.
Zaten kapıyı her açtığımızda düşüyor.Hast du die Tür zugemacht?
Öffne einem Unbekannten nicht die Tür, okay?
Tanımadığın kimseye kapıyı açma tamam mı?Ich lasse die Tür unverschlossen.
Kapıyı açık bırakacağım.Fettes, bringen Sie Mrs. Marsh zur Tür.
Fettes, bayan Marshı kapıya kadar geçirir misin?Könnten Sie die Tür aufmachen?
Kapıyı açabilir misin?Hast du die Tür des Geheimraums geschlossen?
Gizli odanın kapısını mı kapattın?Tretet seine Tür ein!
Herifin kapısını kırın!Ein Lächeln ist eine Tür, die halb geöffnet und halb geschlossen ist," schrieb die Schriftstellerin Jennifer Egan.
Jemand hat deine Tür aufgelassen.
Birisi kapısını açık bırakmış.Ein Leben ist mehr wert als der Preis einer Tür.
Kannst du die Tür offen lassen?
Kapıyı açık bırakabilir misin?Süße? Kannst du bitte die Tür aufmachen?
Tatlım? Lütfen kapıyı açabilir misin?Du hast eine Tür, die du öffnen musst.
Açman gereken bir kapı var.Tut mir Leid, dass ich dir die Tür zuschlug.
Yüzüne kapıyı çarptığım içinçok üzgünüm.Wir müssen die Tür verbarrikadieren.
Kapıya barikat kurmamız lazım.
