UNAUFFÄLLIGE ne Demek Turkce - Turkce Çeviri S

Unauffällige Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Kleine unauffällige Kameras sind angesagt.
Küçücük farkedilmez kameralar.
OneTaste hatte sehr unauffällige Events.
OneTastede çok sade etkinlikler olurdu.
Unauffälliges Verhalten wird korrekt sein.
Göze çarpmayan davranışlar doğru olacaktır.
Unsichtbare oder unauffällige Hörsysteme?
Görünmez veya gizli işitme cihazları?
Unauffällige Lösungen, auffälliger Erfolg.
Dikkat çekmeyen çözümler, dikkat çekici başarı.
Sonst sind sie nur einfache, unauffällige Bäume.
Normalde bunlar sadece sıradan, dikkat çekmeyen ağaçlar.
Von unauffälliger Vergiftung und Rede kann also nicht die Rede sein.
Bu yüzden göze çarpmayan zehirlenme ve konuşma hakkında konuşma olamaz.
Aber vor allem braucht ihr normale, unauffällige Jobs.
Her şeyin üstünde, normal olun, önemsiz işlerde çalışın.
Und der gleiche graue, unauffällige Fisch näherte sich dem Fisch.
Ve aynı gri, göze çarpmayan balık, balığa yaklaştı.
Große Oberfläche mit 140 oder 270 mm Länge, unauffällige grüne Farbe.
Veya 270 mm uzunluğunda büyük yüzey, göze batmayan yeşil renk.
Die unauffällige bescheidene Schönheit seiner Blumen zieht die Aufmerksamkeit der Reisenden auf sich.
Çiçeğinin göze çarpmayan mütevazı güzelliği gezginlerin dikkatini çekiyor.
Wie viele Singles, die einfach unauffällige Kommunikation fehlt!
Kaç Basit mütevazi iletişim eksikliği bekârlar!
Unauffällige, aber bemerkenswerte Werbung, dieständig im Kopf, wird viel mehr Benutzer führen.
Göze batmayan, ancak dikkat çeken reklamcılıksürekli akılda, çok daha fazla kullanıcı yol açacaktır.
Gute Vorbereitung ist der Schlüssel zu erfolgreichen, unauffälligen Zeitsprüngen.
Hazırlık başarılı, göze çarpmayan zaman yolculuğu anahtarıdır.
Unauffällige, aber bemerkenswerte Werbung, dieständig im Kopf, wird viel mehr Benutzer führen.
Göze batmayan, ancak dikkat çekici reklamsürekli görünürde, çok daha fazla kullanıcıya yol açacaktır.
Die erste Gruppe umfasst leichte, unauffällige, fast nicht störende Bisse.
İlk grup, hafif, göze batmayan, neredeyse rahatsız edici olmayan ısırıkları içerir.
GH Balance bedeutet Sicherheit und Effizienz in einer kleinen und unauffälligen Kapsel.
GH Dengesi, küçük ve göze çarpmayan bir kapsül içinde karıştırılmış güvenlik ve verimlilik anlamına gelir.
Es sieht aus wie eine gewöhnliche, unauffällige Bank, es ist nichts Besonderes daran.
Sıradan, dikkat çekmeyen bir tezgah gibi görünüyor, bunda özel bir şey yok.
Wir schaffen Wahlmöglichkeiten für Nancy und auch John. Aber es gibt noch eine zweite, unauffällige Kleinigkeit.
Hem Nancy, hem John için bir seçenek oluşturmanın yanında, bir de zekice ikinci bir şey yapmış oluyoruz.
Verwenden Sie unser Überlangerung-Tool, um unauffällige Benachrichtigungen auf der Ziel-Website anzuzeigen.
Hedef web sitede göze çarpmayan bildirimler için overlay aracımızı kullanın.
So verstecken Sie Batterien und Heizungsrohre: 15 unauffällige Maskierungslösungen.
Aküler ve ısıtma boruları nasıl gizlenir: göze çarpmayan 15 maskeleme çözümü.
Traditionell werden Schmetterlinge in unauffälligen Farben bevorzugt: Weiß, Milchig, Blau, Pfirsich.
Geleneksel olarak göze çarpmayan tonlardaki kelebekler tercih edilmektedir: beyaz, sütlü, mavi, şeftali.
Lange Flure, einfache Bürozimmer und unauffällige Eingangshallen sind dabei keine Ausnahme.
Uzun koridorlar, basit tutulmuş ofis odaları ve dikkat çekmeyen giriş salonları istisna değildir.
Möbel für diesen Stil sollten kalte und unauffällige Farbtöne, einschließlich Grau, Silber, gewählt werden.
Bu stildeki mobilyalar gri, gümüş de dahil olmak üzere soğuk ve göze çarpmayan tonlarda seçilmelidir.
Wenn Sie ein Bild benötigen, bevorzugen Sie kleine, unauffällige Ornamente, die 2-3 Töne von der Hauptfarbe abweichen.
Bir resme ihtiyacınız varsa, ana renkten 2-3 ton ayrılarak küçük, göze çarpmayan süs eşyalarını tercih edin.
Unauffällig, umfassend und überall: Die besonderen Features.
Göze çarpmayan, kapsamlı ve her yerde: Çok özel özellikler.
Unauffällig Zwang: wie„Yandex“ von der Homepage entfernen.
Göze batmayan zorlama: başlangıç sayfasından'' Yandex'' nasıl kaldırılır.
Immerhin jede Kleinigkeit unauffällig, kann es sein, um im Spiel voranzukommen kritisch.
Sonuçta, göze çarpmayan her küçük şey, bu oyun yoluyla ilerleme için kritik olabilir.
Sie können den ConnectClip auch unauffällig als Fernbedienung für Ihre Hörgeräte nutzen.
ConnectClipi işitme cihazlarının göze batmayan uzaktan kumandası olarak da kullanabilirsiniz.
Jedes Team muss dafür ein Signal ausgemacht haben, das möglichst unauffällig ist.
Her takım bunun için mümkün olduğunca dikkat çekmeyen bir sinyal belirlemiş olmalı.
Sonuçlar: 30, Zaman: 0.032
S

Unauffällige eşanlamlıları

unscheinbar

En çok sorulan sözlük sorguları

Almanca - Turkce