Wackelt Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Das Auto wackelt!
Araba sallanıyor!Er wackelt ein bisschen.
Sanki biraz sallanıyor.Deine Nase wackelt.
Der Jet wackelt ganz schön.
Jetler epey sallanıyor.Das Gebäude wackelt.
Bina sallanıyor.Wieso wackelt die?
Daddy, mein Zahn wackelt.
Baba, dişim sallanıyor.Ach ja, der wackelt ein bisschen.
Evet, o sandalye biraz sallanıyor.Die Kamera zu sehr wackelt.
Kamera çok fazla titriyor.Die Kamera wackelt ständig.
Kamera sürekli titriyor.Der Zahn des Hundes wackelt.
Köpek dişlerim sallanıyor.Die Kamera wackelt zu sehr.
Kamera çok fazla titriyor.Wenn die Kamera zu sehr wackelt.
Kamera çok fazla sallanıyorsa.Alles wackelt.
Her şeyim sallanıyor.Miss Hoover, der Fußboden wackelt.
Bayan Hoover, zemin sallanıyor.Das Bett wackelt so.
Yatak çok sallanıyor.Weißt du, wenn das Boot wackelt.
Anlarsın ya, eğer tekne sallanıyorsa.Die Kamera wackelt zu stark.
Kamera çok fazla titriyor.Denn auch sein Stuhl wackelt.
Çünkü kendi koltuğu da sallanıyor.Midge, der Tisch wackelt ein bisschen.
Midge, masa biraz sallanıyor.Vorsicht, der nächste Stein wackelt!
Dikkat et! Bir sonraki taş oynuyor!Wenn er wackelt, muss er raus.
Madem sallanıyor, o zaman çekmem gerek.Die Kamera wackelt.
Kamera sallanıyor.Ihr Auto wackelt wie eine Waschmaschine!
Araban çamaşır makinesi gibi sallanıyor!Der Wackler wackelt.
Wackelt mit den Fingern, als würdet ihr einen Riesen kitzeln.
Was soll das? Hier wackelt alles?
Herşey titriyor! Ne oluyor?Der Stuhl von Fed-Chefin Yellen wackelt.
Fed başkanı Yellenın koltuğu sallanıyor.Bewegt die Beine, wackelt mit den Zehen.
Bacaklarınızı hareket ettirin, parmaklarınızı oynatın.Jede Frau, die ihr heute seht,und die mit ihrem Kapital wackelt… hat einen Vater.
Bir babası var.Bu gece çalışırken gördüğünüz, sermayesini sallayan tüm kızların.
