Welt zu zerstören Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Und versuchen, die Welt zu zerstören.
Die Welt zu zerstören.
Bir manyağın dünyayı yok etmesini engellemeye geldim.Es ist dein Schicksal, die Welt zu zerstören.
Sie hat versucht, die Welt zu zerstören! Wells befreit!
O da dünyayı yok etmeye çalıştı. Wellsi serbest bıraktı!Diesen Dschinn müssen sie davon abhalten, die Welt zu zerstören.
Bu cin dünyayı yok etmeden durdurması gerekiyor.Combinations with other parts of speech
Wenn ihr versucht, die Welt zu zerstören… es ist ein Beurteilungsfehler.
Tabii ya. Sizlerden biri dünyayı yok etmeye çalıştığında… hatalı bir kararmış diyorsunuz.In diesem spiel ist ihr ziel, die welt zu zerstören.
Bu oyunda amaç Dünyayı yok etmek.Hört zu, er hat die Macht, eure Welt zu zerstören. Und ich will, dass er verschwindet.
Bakın, dünyanızı yok etme gücüne sahip ve ben de onun gitmesini istiyorum.Vor 60 Jahren haben sie versucht, die Welt zu zerstören.
Yıl önce dünyayı yok etmeyi denediler.Sie bitten mich, meine Welt zu zerstören.
Benden kendi dünyamı yok etmemi istiyorsunuz.Sie wollen meine Mutter töten, wenn ich Ihnen nicht helfe, die Welt zu zerstören?
Ich helfe Ihnen nie, die Welt zu zerstören!
Dünyayı yok etmene asla yardım etmem!Verhindern Sie können die gefährliche Kristalle Ihre Bestellung und die Welt zu zerstören?
Tehlikeli kristallerin, Siparişinizi ve dünyayı yok etmesini önleyebilir misiniz?Es ist dein Schicksal, die Welt zu zerstören.
Dünyayı yok etmek kaderinde var.Sammle eine Truppe von Kriegern und kämpfe gegen die bösen Mächte, die versuchen, die Welt zu zerstören.
Bir savaşçı topluluğu toplayın ve dünyayı yok etmeye çalışan kötü güçlerle savaşın.Es ist dein Schicksal, die Welt zu zerstören.
Dünyayı yok etmek senin kaderin.Wie kann David Robert Jones 27 Cortexiphan-Kids dazu überreden, ihm zu helfen, die Welt zu zerstören?
David Robert Jones 27 Cortexiphan deneğini nasıl oldu da dünyayı yok etmeye ikna edebildi?Es geht darum, ihre ganze Welt zu zerstören.
Onların tüm dünyalarını yok etmek.Gemeinsam versuchen sie den durchtriebenen Bösewicht Dr. Octavius Brine daran zu hindern, die Welt zu zerstören….
Çünkü dünyayı yok etmek için sinsi planlar kuran Dr. Octavius Brine i durdurmak zorundadırlar.Ich… Ich hasse es ihre Welt zu zerstören.
Dünyalarının yıkılması fikrinden nefret ediyorum.Sie haben vor 6O Jahren versucht, die Welt zu zerstören.
Yıl önce dünyayı yok etmeye çalıştılar.Du sagst, er hat Pläne, die Welt zu zerstören.
Dünyaya zarar vermeyi planladığını söyledin.Übler Bösewicht versucht Welt zu zerstören.
Kötü taraf ise dünyayı yok etmeye çalışmaktadır.Vor 60 Jahren haben sie versucht, die Welt zu zerstören.
Yıl önce dünyayı yok etmeye çalıştılar.Der Mann, der die Macht hatte, die Welt zu zerstören.
Dünyayı yok edebilecek güce sahip olan adam.Und damit auch die Macht, diese Welt zu zerstören.
Onlarla birlikte, bu dünyayı yok etme gücü de öyle.Irgendwas versucht immer, die Welt zu zerstören.
Baştan beri dünyayı yok etmeye çalışan bir şeyler vardı.Jede Generation kriegt ihre Chance, die Welt zu zerstören.
Her nesle dünyayı yok etme şansı tanınmalıdır.Schon bald wird er die Macht besitzen, diese Welt zu zerstören. Smith.
Unterm Strich heisst das, Morgana wird versuchen, unsere Welt zu zerstören.
Yani kısacası, Morgana dünyayı yok etmeye çalışıyor.
